ÇOCUKLUĞUMUN KIŞ GÜNLERİ SESLERİ-Hüseyin BAYRAK


Kirkit sesi,

Evlerimizin halısı,
Genç kızlarımızın çeyizi, tamamen yün olan, zahmeti çok kirkit kilimi, o günlerin gözdesi, değerlerinden değer kaybetmeden,şimdilerin şark köşelerini süsler oldular,
O günün anneleri yarış yapardı, evlenecek evlatlarına daha fazla kirkit kilimi dokumak İçin, gece uyku uyumazlar, kandil gaz lambası,varsa lüküs ışığında,
Kirkit vururlardı, kınalı, nasırlı elleri ile,

Mengene sesi,
Mengene ilçemizin en önemli geçim kaynağı ketenin burma olmasını sağlamak,ketenden kecinin ayrılması için annelerimizin kullandığı pratik el aleti, o günün tekstil teknolojisi,
Her fırının önünde üç beş mengene, Şen şakrak muhabbetler, ardından haşlanmış mısır veya kabak yeme muhabbeti,
O güzelliklere çocukluğumuzda denk geldik,
İçimdem o günlerde çocuk değil yetişkin olmak varmış demek geliyor,
Bu gün üç beş kişi bir araya gelmeye naz ediyor,
Zenginleştik,
ferdileştik, bencilleştik,
o günleri arar olduk,

Tokmak sesi,
Mengene sesi diner,
Yine aynı yerlerde kecininden ayrılmış keteni satıma götürecek şekle sokmak, yani burma yapmak İçin dövülme işleminin çıkardığı sesler,
Burada da yarış olurdu Çarşamba günü en fazla kim burma götürecek kandıraya tüççara,
alacağı para ile yağını tuzunu gazını şekerini alacak Pazar’dan, babalarımız, annelerimiz özel günler hariçinde çarşı Pazar bilmezlerdi,

Çıkrık sesi,
Dokunacak kilimlerin iplerini ip yapmak için kullanılan, o günün tekstil teknolojisi, bu günlerin şark köşelerinde yerini almış,

Mekik ve tarak sesi,
Yapılan ipler ile bez dokunur keten kilimi dokunur, pala kilimi dokunur, harmanda buğday değirmende un koymak için çuval dokunur,
Yazın hazırlığını kıştan yapmak zorunda o günün kadınları,

Bulgur taşı sesi,
Harmanda kaynatılan buğdayları kışın dolma, aş pilav yapmak için her evin bulgur taşı olurdu,
İkindi den sonra bulgur taşı sesleri duyulur,
Filancı ablada dolma var bu akşam derlerdi sesi duyanlar,
bu günün değirmeni idi, bulgur taşı, bulgurundan yapılan aşın, dolmanın, pilavın tadı bir başka idi,
Bu gün o tadı bulmak mümkün mü?


Velhasıl,
çocukluğumun kış günlerinde bu sesleri duyar bu sesler ile uyurduk,
Annelerimizin şimdilerde olduğu gibi hiç bir gün boş günleri olmazdı,
Misafirlikleride, bir araya gelmelerinde bile bir şeyler üreterek geçirirlerdi vakitlerini,
Hep bir tatlı yarış vardı, kıskançlık yoktu kadınlarımızın arasında,
Çok çalışırlardı,
Hastalık nedir bilmezlerdi,
genel olarak,
Bahsi geçen sesleri özler,
O günleri arar,
Geçmişi özler olduk,
Hayatın cilvesi
Zaman su gibi aktı hızlı bir şekilde de akmaya devam ediyor,
Geçmişin özlemi içersinde,

Hüseyin BAYRAK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir