DEPREM   PSİKOLOJİSİNİN   ÜSTESİNDEN NASIL  GELEBİLİRİZ ? -Psikolog Dr. Pınar AYDOĞDU ARSLAN

DEPREM   PSİKOLOJİSİNİN   ÜSTESİNDEN NASIL  GELEBİLİRİZ ?

Hepimiz maalesef ülkece  çok zor ve  travmatik  bir dönemden geçiyoruz. Sevdiklerimiz ve deprem bölgesindekiler için yoğun bir endişe yaşıyoruz.   Afetin olduğu bölgede fiziksel olarak  an itibariyle bulunmasak bile hepimizin yüreği aklı tüm benliğiyle orada ve  gözlerimiz hala yaşlı. Oradaki insanların yaralarını sarmak ve onlara destek olmak istiyoruz  ve hiç şüphesiz ki  elbirliğiyle küçük -büyük   demeden milletçe canı gönülden devletimizle  elele  verip bu yaraları sarmaya çalışıyor  ve birçok yaraya merhem olmaya çalışıyoruz .

Deprem  sonrası birçok fiziksel ,duygusal, davranışsal  ve zihinsel  belirtiler yaşayabiliriz. Unutulmamalıdır ki bu tepkilerin hepsi  olağan dışı bir olaya karşı verilen normal tepkilerdir.

Fiziksel  olarak;  uyku bozuklukları, yeme içme düzensizlikleri, kalp çarpıntısı, mide bulantısı, yorgunluk hissi,  kas ağrıları yaşanabilir.

Davranışsal olarak ; öfke patlamaları, aşırı hareketlilik yada hareketsizlik,  izole olma ihtiyacı,  her şeyi kontrol altında tutma  ihtiyacı  ve eleştiriye  tahammülsüzlük olabilir.

Sosyal olarak; insanlarda uzak  kalma isteği, sosyal ilişkilerde zorlanma,  ev, okul ve ikili ilişkilerde sorunlar görülebilir.

Kendinizi zihinsel olarak tükenmiş ve yorgun hissedebilirsiniz. Odaklanma problemleri ve bellek sorunları kafa karışıklığı  da bu duruma eşlik edebilir.

Bu belirti ve tepkiler ilk haftalarda yoğun yaşanabilir ve değişik düzeylerde  devam edebilir.  Aslında bulgular bireysel  başetme yöntemlerimizin bir savaşıdır. Bu zor süreçleri tolere etme ve biçimlendirip anlamlandırma  sürecimizin verdiği bir cevaptır.

Peki neler yapabiliriz ?

Bu süreçte haber kaynaklarına  ve sosyal  medyaya  gereğinden fazla  maruz kalmamak, psikolojik  sağlamlık açısından önemlidir. Rutinlere dönmeye çalışmak  çok kıymetlidir. Bütün rutinlerimize elbette ki  aynı anda dönemeyebiliriz. Her gün yenisini ekleyerek devam etmek  kendi hızımızda kendi normalleşme sürecinde  bunu fark etmek ve uygulamak  ruh sağlığı açısından başarıdır. Duygularımızı sevdiklerimizle paylaşmak, onlardan destek istemek ihtiyacımız olduğunda yardım talebinde bulunmak  önem arz eder.  

Depremden sonra yaklaşık bir ay kadar akut stres tepkileri dediğimiz  bu durumları yaşamak  çok olağan ve doğaldır. Devamındaki süreçte bu belirtilerde bir azalma yoksa, bireyin işlevselliğinde bozulmalar başladıysa mutlaka  bir ruh sağlığı uzmanından  destek alınması   gerekmektedir.

Tüm bunların ışığında kendi iç görüşümüze sahip çıkmak ve korumak adına  tedbirli olmak, yaşam alanları için gerekli denetimleri  yaptırıp önlemleri almak, afet  çantası hazırlamak,  hissedilen duyguları paylaşmak,  huzurumuza vesile olacak ve kalbimize iyi gelecek insanlarla  konuşmak ve etkileşimde bulunmak,  sorunlarımızın baş edilemez noktaya gelmesini beklemeden   çözüme kavuşturup ruhumuzun nefes almasını sağlamak çok kıymetli ve çok önemlidir.

Bu vesileyle hepimize geçmiş olsun, başımız sağ olsun. Fiziki ve ruhi yaralarımızı tez zamanda sarabilmek dileğiyle;  bu mübarek Ramazan ayının ve  Ramazan bayramının tüm kalplere  huzur, sağlık  ve yaşama sevinci  getirmesi  temennisiyle …      

 Sevgiler ….     

Psikolog Dr.Pınar AYDOĞDU ARSLAN                    

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir