Erickson Koçluk Ekolü Uygulamalarının
Marcia’nın Ergen Kimlik Statüleri Kuramı Özelinde
Ergenlerin Başarılı Kimlik Statüsü Geliştirme Sürecine Katkısı
Malik DOĞAN
Öğretmen
Eğitim Yönetimi ve Denetimi Uzmanı
Anahtar Kelimeler: Kişilik Gelişimi, Kimlik Statüleri, Başarılı Ergen Kimliği, Koçluk
Giriş:
Bu makale Dr. Marilyn Atkinson tarafından psikiyatrist Dr. Milton Hyland Erickson’ın temel
prensip ve yaklaşımları ile bilimsel çalışmalarına dayandırılarak yapılandırılan “Erickson Koçluk
Ekolü” felsefe ve uygulamalarının, Psikososyal Gelişim kuramcısı Eric Erikson’ın Kişilik
Gelişimi Kuramı’nda yer alan “Kimliğe Karşı Kimlik Kargaşası” (12-18 yaş) basamağı ile James
E. Marcia’nın bu basamağı “Ergen Kimlik Statüleri” yaklaşımı ile inceleyen kuramı arasında
etkileşimli, olumlu yönlü ve destekleyici bir önermeyi içermektedir.1 Bu metin, James E.
Marcia’nın kuramında ergenlerin “Başarılı Kimlik Statüsü” geliştirme sürecine katkı için ihtiyaç
duyulan kaliteli sosyal çevre kavramının bir bileşeni olarak Erickson Koçlarının sahip oldukları
koçluk araçları ile eşlik ettikleri koçluk uygulamaları süreçlerinin olumlu etkisi olabileceği
yönündeki önermeye dair bir içerik barındırmaktadır.
E. Erikson’ın Psikososyal Gelişim Kuramı en basit anlatımıyla, bireyin kişiliğinin gelişimi
sürecinde sosyal çevre ile kurduğu ilişkilerin etkisinin önemine odaklıdır. Sekiz basamaklı ve
yaşam boyu devam eden bu kişilik gelişimi kuramının 12-18 yaş aralığını kapsayan “Kimliğe
Karşı Kimlik Kargaşası” basamağı bu makalede özellikle odaklanılan gelişim aralığını teşkil
etmektedir. Ergenlerin “Ben Kimim?” sorusunun cevabını aradıkları bu dönemin içinde
barındırdığı çatışma zenginliğinden ötürü sağlıklı bir sosyal çevre desteğine en yüksek düzeyde
ihtiyaç duyulan zaman aralığıdır denilebilir. Çünkü kendisinden önceki evrelerden en çok
etkilenen ve kendisinden sonraki evreleri en çok etkileyen gelişim basamağı burasıdır. Bu
noktada kaliteli sosyal çevre kavramının bileşenleri içerisine aile, arkadaşlar, okul, öğretmenler
vb. ile birlikte “Erickson Koçu” kavramı ile profesyonel yeni bir çevresel faktör ekleyerek
sağlıklı bir sosyal çevre ile ihtiyaçları en yüksek düzeyde karşılama hedefinin desteklenebileceği
öngörüsü savunulmaktadır. Bu makale kapsamında aktarılan içeriğin varsayımsal olarak varmak
istediği nokta, cevabını aradığı temel soru şudur ki;
1 Bu makalede adı geçen;
- Dr. Marilyn Atkinson / Psikolog: Erickson Koçluk Ekolü Kurucusu – Erickson Collage International,
Vancouver – Canada (Makale içeriğinde “Dr. M. Atkinson” şeklinde anılacaktır.) - Dr. Milton Hyland Erickson / Psikolog, Psikiyatr: Hipnoz ve Hipnoterapi konularında dünyaca ünlü bilim
insanı. Hem psikiyatr hem de psikolog ünvanına sahiptir. (Makale içeriğinde “Dr. M. H. Erickson” şeklinde
anılacaktır.) - Eric Erikson / Gelişim Psikoloğu: Psikanalist, “Psikososyal Kişilik Gelişimi Kuramcısı” (Makale
içeriğinde E. Erikson şeklinde anılacaktır.) - James E. Marcia / Ergen Kimlik Statüleri (Makale içeriğinde J. E. Marcia şeklinde anılacaktır.)
2
“Sahip olduğu koçluk araçları ve stratejileri vasıtası ile bir Erickson Koçu, ergenin “Başarılı
Kimlik Statüsü” geliştirme çabası esnasında yaşayacağı çatışmalar ile baş edebilme sürecinde,
ihtiyaç duyduğu nitelikli ve olumlu sosyal çevre desteğinin bir kısmını sağlıklı bir şekilde yerine
getirebilir mi?”
İnsanların yaptıkları tercihlerin yaşamlarının akışını belirleyen çok önemli bir durum olduğu
savı yaygın ve genel geçer bir kavram olarak kabul edilir. Tercih yapma durumunun ortaya
çıkabilmesi için öncelikle seçeneklerin olması gerekir. Tercih yapma anında mevcuttaki iki ve
üzerindeki seçeneğin bireyde yarattığı durum çatışma olarak tanımlanır. Yaşanan çatışmanın
şiddeti mavi gömleğimi mi yoksa beyaz gömleğimi mi giyeyimden öldüreyim mi öldürmeyeyim
mi noktasına kadar çok geniş bir skaladan durumsal etki oluşturabilir. Çatışma durumları üç
temel başlıkta ifade edilmektedir.
Bunlar, her iki seçeneğin de olumsuz algılandığı durumlar için “Kaçın / Kaçın”,
seçeneklerden her ikisinin de olumlu algılandığı durumlar için “Yanaş / Yanaş” ve bir seçeneğin
iki tercih olasılığı yarattığı hem olumlu hem de olumsuz algılandığı durumlar için ise “Yanaş /
Kaçın” çatışma durumlarıdır. Çatışma durumlarının sağlıklı atlatılabilmesi ve tercihlerin doğru
yapılabilmesi için öncelikle ihtiyaçların doğru olarak belirlenmesi, seçeneklerin açık ve net
olarak tanımlanması, seçeneğe göre olası sonuçların öngörülebilmesi vb. şartların gözönünde
bulundurulması gerekir.
E. Erikson’a göre kişilik gelişiminin her basamağında insanlar karşılaştıkları durumlarda
yapmaları gereken tercihler nedeniyle doğal olarak çatışma yaşamaktadırlar. Bununla birlikte
çatışma durumlarının en yoğun yaşandığı ve kişinin hayatında en somut ve kalıcı etkiler
oluşturduğu durumların başında “Kimliğe Karşı Kimlik Kargaşası Dönemi” (12-18 yaş)
gelmektedir. Çünkü bu dönem sosyal grup aidiyeti, karşı cinsle ilişliler, okul türü, öğrenim alanı,
meslek seçimi vb. gibi birçok gündem içeriği ile çok sık ve zaman zaman şiddetli bir çatışma
sürekliliğinin yaşandığı zaman aralığı olarak görülmektedir. Toplum tarafından kişinin bu süreci
sağlıklı bir şekilde geçirerek başarılı bir kimlik statüsüne kavuşması beklenir. Şüphesiz ki aynı
durum bireyin de beklentisidir ya da olmalıdır denilebilir. Bunun için ergenlerin gerçekten ne
istediklerini doğru bir şekilde tespit edebilmeleri ve bu isteğe ulaşma yolları içerisinden etkili
seçenekleri belirleyebilmeleri gerekir ki bu da çok yoğun bir odaklanmış düşünsel aktiviteler
süreci gerektirir. İşte tam da bu noktada Erickson Koçluk uygulamaları devreye girebilir ve
ergenin bu süreçte ihtiyacı olan yol arkadaşlığını ona sunabilir.
Erickson Koçluk Ekolü, Kanadalı Klinik Psikolog ve NLP “Neuro Linguistic Programing”
uzmanı Dr. Marilyn Atkinson tarafından psikiyatrist Milton H. Erickson felsefesi ve prensipleri
merkeze alınarak geliştirilmiştir.2
Dr. Milton H. Erickson Prensipleri: - Her insan tam ve bütündür.
- Her insan gereksinim duyduğu kaynaklara sahiptir.
- Her davranışın altında pozitif bir iyi niyet vardır.
- Her insan o anda var olan en iyi seçimi yapar.
- Değişim sadece mümkün değil, aynı zamanda kaçınılmazdır.
2 Ph.D, Marilyn Atkinson, Erickson Collage International, 2021 Columbia Street, Vancouver, BC / CANADA
3
Bu prensipler temelinde, potansiyelinin ihtiyaçlarını giderme konusunda yeterli olduğuna
inanılan bireye bir dizi koçluk aracı kullanılarak, yöneltilen doğru sorular ile odaklanılmış bir
düşünce süreci içerisinde yaşantılar geçirtilir. Kişi ne istediğine, ulaşmak için gerekli gördüğü
eylem adımlarının belirlenmesine, sürece ve sonuçların değerlendirilme biçimine kendisi karar
verir. Çünkü, ekolde mevcut NLP bilgisi uyarınca da dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir
insan herhangi birşeyi başarabilmişse, dünyanın başka biryerindeki bir diğer insan da aynı niyet,
uğraş ve durumdan haz almayla o şeyi başarabilir. Bu önermeyi destekleyen olaylardan biri de
bir milin (1609m.) dört dakikanın altında koşulamayacağı psikolojik inancını yıkmayı başaran
Sir Roger Gilbert Bannister’ın hilayesidir. R. G. Bannister 6 Mayıs 1954’te Oxford’daki bir
atletizim müsabakasında bir mili dört dakikanın altında koşmuş (3:59,04) ve ozamana kadar
mevcut olumsuz psikolojik inancı yıkarak sonraki yıllarda birçok atletin bu skoru
yakalayabilmesinin önünü açmıştır. Diğer atletlere oluşturduğu model olma durumu NLP
açısından bireylerin modelleyerek başarıya ulaşma stratejisnin örneği olarak verilebilir. Bir
Erickson Koçu kullandığı araçlar ve ekol karakteristiği ile tüm bireylere benzer nitelikte başarı
hazları yaşama olanaklarının destekçisi olabilir.
E. Erikson’ın Psikososyal Gelişim Kuramı Hakkında:
Gelişim Psikolojsi Kuramları içerisinde yer alan ve Eric Erikson tarafından geliştirilen
“Psikososyal Gelişim Kuramı” psikanalitik referanslar temelinde bireyin kişilik gelişimini
etkileyen sosyal çevre faktörünü ve etkilerini tanımlamaktadır. Bu kuram bazında, bireyin kişilik
gelişimi süreçleri esnasında çevresinin ona davranış biçimi kişiliğinin oluşumunu doğrudan
etkilemektedir. Bu süreç dönemler halinde ve yaşam boyu devam etmektedir. Bir önceki döneme
ait kazanımlar bir sonraki dönemin hazırlayıcısı olarak kabul edilir ve gerekli olgunluk
referanslarını barındırır.
Ergenin kimlik oluşturma sürecinde, “Ben Kimim?” sorusu etrafında gelişen çatışma
durumlarının içerisinden başarı ile çıkarak bu dönemi sağlıklı bir şekilde atlatması beklenir.
Ergen, “Ben Kimim?” sorusuna temelde üç farklı boyutta cevap aramak zorunda kalır;
“Gelecek Planı – İlişkiler – İnanç ya da İdeoloji”.
Bu boyutları kısaca içeriklendirmek gerekirse;
1- Gelecek Planı, ergenin hangi mesleği seçeceği ve gelecekte nasıl bir hayat standartına
ulaşabileceği üzerine beklentilerin cevaplanması gerektiği bir sorundur.
2- İlişkiler, arkadaşlık ilişkileri ile karşı cins ile ilişkiler kısmını oluşturur ve bu ilişkilerde
neyi önemseyeceği, bekleyeceği ve değer vereceği üzerine beklentilerin cevaplanması
gereken sorun boyutudur.
3- İnanç ya da İdeoloji ise ergenin neye, neden inandığı ve nasıl bir dünya görüşüne sahip
olduğuna dair sorulara cevap aması gereken noktada durmaktadır.
Ergenin sağlıklı bir kimliğe sahip olduğunun göstergesi bu üç soruya net ve tutarlı cevaplar
verebilmesinde saklıdır. Eğer bu soruların cevaplanmasında sıkıntı söz konusu ise ergen “Rol
Karmaşası” yaşıyor demektir.
Tercih yapma durumunun doğal gerekliliği olarak ortamda seçenekler olmalıdır. Seçenek
miktarının birden fazla olduğu durumlarda karar bir çatışma sürecinin sonunda gelir. Erikson
4
kuramında bireyin yaşadığı çatışma durumlarının sonucu olarak bunalım ve kriz kavramlarını
kullanır. Kriz durumu sağlıklı yönetilemediğinde ortaya çıkan durum bunalımdır ve bunalım
bireyin her evrede iki zıt olasılık arasında gidip gelmesi olarak tanımlanır. Karar sürecinin
uzaması ve barındırdığı yoğun kararsızlık sonucunda “Kimlik Karmaşası” ya da “Dağınık
Kimlik” ortaya çıkar. E. Ericson ergenlikte geçirilmesi gereken zorunlu zaman aralığının adını
“Psikososyal Moratoryum” olarak belirtir.
Kuram yaşam boyu devam eden bir süreci tanımlamakta ve sekiz bölümden oluşmaktadır.
1- Temel Güvene Karşı Güvensizlik (0-2 Yaş):
2- Özerkliğe Karşı Kuşku ve Utanç (2-4 Yaş):
3- Girişimciliğe Karşı Suçluluk (4-6 Yaş):
4- Başarıya Karşı Başarısızlık / Yetersizlik (6-12 Yaş):
5- Kimliğe Karşı Kimlik Kargaşası (12-18 Yaş):
6- Yakınlığa Karşı Uzaklık / Yalıtılmışlık (18-30 Yaş):
7- Üretkenliğe Karşı Durgunluk (30-60 Yaş):
8- Benlik Bütünlüğüne Karşı Durgunluk (60+ Yaş):
Kimliğe Karşı Kimlik Kargaşası (12-18 Yaş) dönemi Freud’un kişilik kuramındaki “Genital
Dönem” ile aynı zaman dilimine denk gelmektedir. Erikson’a göre bu basamak kişiliğin
oluşumundaki en önemli evredir. Çünkü kendisinden önceki evrelerden en çok etkilenen ve
kendisinden sonraki evreleri en çok etkileyen gelişim basamağı burasıdır.
E. Erikson’un Psikososyal Gelişim Kuramı’nda kişilik mekanizmalarından İd’in benmerkezci
ve haz odaklı istekleri ile Süper Ego’nun toplumsal odaklı, mükemmelliyet hedefli
beklentilerinin arasında dengeli bir yeterlilik ve tatmin düzeyi için mücadele eden “Ego” en
önemli olanıdır ve bu dönem Ego’nun en çok zorlandığı evredir.
Ego, yani problem çözme mekanizması, bu süreçte birden fazla ve sıkıntılı problem ile aynı
anda uğraşmak zorunda kalır. Bir tarafta bedende ilk etapta algılanması ve uyum sağlanmasında
çok zorlanılan hızlı değişim ve gelişim bir diğer yandan ise kimlik oluşturma sürecinin duyuşsal
ve bilişsel problematik yükü. Ego bu süreçte bir de toplumun tutarsız tepki ve beklentileri ile
uğraşmalıdır. Toplum bu süreçte ergene “hem oldun hem de olmadın” şeklinde tepkiler verir.
“Artık büyüdün, davranışlarının sorumluluklarını almalısın!” ile “Bu senin işin değil, bunun için
daha çok küçüksün!” arasında bir durumdur bu.
Ergenlerin kendilerine dair varlık tanımlarına dönük arayışlarını bağımsızca ve kendi
sorumluluklarında sürdürebilmeleri adına teşvik edilmeleri ve desteklenmeleri gerekmektedir.
Ergenlerin karar verme sürecinde olası seçenekleri belirleyebilmeleri, bu seçenekler hakkında
yeterli araştırmayı gerçekleştirdikten sonra kendileri için en doğru tercihi yapmaları
beklenmektedir. Bu süreç ergenlerin içinde bulundukları gelişim özelliğinin yanısıra farklı birçok
sebepten ötürü çeşitli zorluklar içermektedir. Karar vermenin en temel etkinlik durumunda
olduğu ergenlik dönemi boyunca okul terciği, meslek tercihi vb birçok konuda yaşanan çatışma
durumlarının ardında ulaşılabilmesi muhtemel tatmin edici hedefler olmalıdır.
5
James E. Marcia’nın Ergen Kimlik Statüleri Hakkında:
E. Erikson’ın psikososyal kişilik kuramının basamaklarından beşincisi olan “Kimliğe Karşı
Kimlik Kargaşası” ergenlik ile ilgili zaman aralığını 12-18 yaş olarak tanımlamaktadır. Bu
aralıkta E. Ericson tarafından belirtilen ergen gelişim özellikleri temelinde Marcia “Ergen Kimlik
Statüleri” başlığı altında bir çalışma yayınlamıştır. Bu çalışmada, ergenlik yıllarındaki bireylerin
kimlik duygusu ifadesine denk gelen “Ben Kimim?” sorusunun cevabını aradıkları süreçte
sergiledikleri davranış biçimleri üzerinden kimlik statülerini sınıflandırmıştır. Meslek seçimi,
sosyal aidiyet beklentisi, aile kurmaya hazır olma vb. birçok olasılıksal durum ergenin seçim
yapmak zorunda kaldığı süreçleri içerisinde barındırmaktadır. Dolayısıyla bu dönemde yoğun bir
çatışma sürecinden bahsetmek mümkündür. Marcia tarafından ergenlerin çatışma sürecine
yaklaşım ve yönetme biçimlerine göre kimlik statüleri tespit edilmiştir. J. Marcia bu süreci dört
basamakta tanımlamıştır;
“Başarılı, Moratoryum, İpotekli ve Dağınık Kimlik Statüleri”3
Erickson Koçluk Ekolü Uygulamalarının
Marcia’nın Ergen Kimlik Statüleri Kuramı Özelinde
Ergenlerin Başarılı Kimlik Statüsü Geliştirme Sürecine Katkısı
Malik DOĞAN
Öğretmen
Eğitim Yönetimi ve Denetimi Uzmanı
Anahtar Kelimeler: Kişilik Gelişimi, Kimlik Statüleri, Başarılı Ergen Kimliği, Koçluk
Giriş:
Bu makale Dr. Marilyn Atkinson tarafından psikiyatrist Dr. Milton Hyland Erickson’ın temel
prensip ve yaklaşımları ile bilimsel çalışmalarına dayandırılarak yapılandırılan “Erickson Koçluk
Ekolü” felsefe ve uygulamalarının, Psikososyal Gelişim kuramcısı Eric Erikson’ın Kişilik
Gelişimi Kuramı’nda yer alan “Kimliğe Karşı Kimlik Kargaşası” (12-18 yaş) basamağı ile James
E. Marcia’nın bu basamağı “Ergen Kimlik Statüleri” yaklaşımı ile inceleyen kuramı arasında
etkileşimli, olumlu yönlü ve destekleyici bir önermeyi içermektedir.1 Bu metin, James E.
Marcia’nın kuramında ergenlerin “Başarılı Kimlik Statüsü” geliştirme sürecine katkı için ihtiyaç
duyulan kaliteli sosyal çevre kavramının bir bileşeni olarak Erickson Koçlarının sahip oldukları
koçluk araçları ile eşlik ettikleri koçluk uygulamaları süreçlerinin olumlu etkisi olabileceği
yönündeki önermeye dair bir içerik barındırmaktadır.
E. Erikson’ın Psikososyal Gelişim Kuramı en basit anlatımıyla, bireyin kişiliğinin gelişimi
sürecinde sosyal çevre ile kurduğu ilişkilerin etkisinin önemine odaklıdır. Sekiz basamaklı ve
yaşam boyu devam eden bu kişilik gelişimi kuramının 12-18 yaş aralığını kapsayan “Kimliğe
Karşı Kimlik Kargaşası” basamağı bu makalede özellikle odaklanılan gelişim aralığını teşkil
etmektedir. Ergenlerin “Ben Kimim?” sorusunun cevabını aradıkları bu dönemin içinde
barındırdığı çatışma zenginliğinden ötürü sağlıklı bir sosyal çevre desteğine en yüksek düzeyde
ihtiyaç duyulan zaman aralığıdır denilebilir. Çünkü kendisinden önceki evrelerden en çok
etkilenen ve kendisinden sonraki evreleri en çok etkileyen gelişim basamağı burasıdır. Bu
noktada kaliteli sosyal çevre kavramının bileşenleri içerisine aile, arkadaşlar, okul, öğretmenler
vb. ile birlikte “Erickson Koçu” kavramı ile profesyonel yeni bir çevresel faktör ekleyerek
sağlıklı bir sosyal çevre ile ihtiyaçları en yüksek düzeyde karşılama hedefinin desteklenebileceği
öngörüsü savunulmaktadır. Bu makale kapsamında aktarılan içeriğin varsayımsal olarak varmak
istediği nokta, cevabını aradığı temel soru şudur ki;
1 Bu makalede adı geçen;
- Dr. Marilyn Atkinson / Psikolog: Erickson Koçluk Ekolü Kurucusu – Erickson Collage International,
Vancouver – Canada (Makale içeriğinde “Dr. M. Atkinson” şeklinde anılacaktır.) - Dr. Milton Hyland Erickson / Psikolog, Psikiyatr: Hipnoz ve Hipnoterapi konularında dünyaca ünlü bilim
insanı. Hem psikiyatr hem de psikolog ünvanına sahiptir. (Makale içeriğinde “Dr. M. H. Erickson” şeklinde
anılacaktır.) - Eric Erikson / Gelişim Psikoloğu: Psikanalist, “Psikososyal Kişilik Gelişimi Kuramcısı” (Makale
içeriğinde E. Erikson şeklinde anılacaktır.) - James E. Marcia / Ergen Kimlik Statüleri (Makale içeriğinde J. E. Marcia şeklinde anılacaktır.)
2
“Sahip olduğu koçluk araçları ve stratejileri vasıtası ile bir Erickson Koçu, ergenin “Başarılı
Kimlik Statüsü” geliştirme çabası esnasında yaşayacağı çatışmalar ile baş edebilme sürecinde,
ihtiyaç duyduğu nitelikli ve olumlu sosyal çevre desteğinin bir kısmını sağlıklı bir şekilde yerine
getirebilir mi?”
İnsanların yaptıkları tercihlerin yaşamlarının akışını belirleyen çok önemli bir durum olduğu
savı yaygın ve genel geçer bir kavram olarak kabul edilir. Tercih yapma durumunun ortaya
çıkabilmesi için öncelikle seçeneklerin olması gerekir. Tercih yapma anında mevcuttaki iki ve
üzerindeki seçeneğin bireyde yarattığı durum çatışma olarak tanımlanır. Yaşanan çatışmanın
şiddeti mavi gömleğimi mi yoksa beyaz gömleğimi mi giyeyimden öldüreyim mi öldürmeyeyim
mi noktasına kadar çok geniş bir skaladan durumsal etki oluşturabilir. Çatışma durumları üç
temel başlıkta ifade edilmektedir.
Bunlar, her iki seçeneğin de olumsuz algılandığı durumlar için “Kaçın / Kaçın”,
seçeneklerden her ikisinin de olumlu algılandığı durumlar için “Yanaş / Yanaş” ve bir seçeneğin
iki tercih olasılığı yarattığı hem olumlu hem de olumsuz algılandığı durumlar için ise “Yanaş /
Kaçın” çatışma durumlarıdır. Çatışma durumlarının sağlıklı atlatılabilmesi ve tercihlerin doğru
yapılabilmesi için öncelikle ihtiyaçların doğru olarak belirlenmesi, seçeneklerin açık ve net
olarak tanımlanması, seçeneğe göre olası sonuçların öngörülebilmesi vb. şartların gözönünde
bulundurulması gerekir.
E. Erikson’a göre kişilik gelişiminin her basamağında insanlar karşılaştıkları durumlarda
yapmaları gereken tercihler nedeniyle doğal olarak çatışma yaşamaktadırlar. Bununla birlikte
çatışma durumlarının en yoğun yaşandığı ve kişinin hayatında en somut ve kalıcı etkiler
oluşturduğu durumların başında “Kimliğe Karşı Kimlik Kargaşası Dönemi” (12-18 yaş)
gelmektedir. Çünkü bu dönem sosyal grup aidiyeti, karşı cinsle ilişliler, okul türü, öğrenim alanı,
meslek seçimi vb. gibi birçok gündem içeriği ile çok sık ve zaman zaman şiddetli bir çatışma
sürekliliğinin yaşandığı zaman aralığı olarak görülmektedir. Toplum tarafından kişinin bu süreci
sağlıklı bir şekilde geçirerek başarılı bir kimlik statüsüne kavuşması beklenir. Şüphesiz ki aynı
durum bireyin de beklentisidir ya da olmalıdır denilebilir. Bunun için ergenlerin gerçekten ne
istediklerini doğru bir şekilde tespit edebilmeleri ve bu isteğe ulaşma yolları içerisinden etkili
seçenekleri belirleyebilmeleri gerekir ki bu da çok yoğun bir odaklanmış düşünsel aktiviteler
süreci gerektirir. İşte tam da bu noktada Erickson Koçluk uygulamaları devreye girebilir ve
ergenin bu süreçte ihtiyacı olan yol arkadaşlığını ona sunabilir.
Erickson Koçluk Ekolü, Kanadalı Klinik Psikolog ve NLP “Neuro Linguistic Programing”
uzmanı Dr. Marilyn Atkinson tarafından psikiyatrist Milton H. Erickson felsefesi ve prensipleri
merkeze alınarak geliştirilmiştir.2
Dr. Milton H. Erickson Prensipleri: - Her insan tam ve bütündür.
- Her insan gereksinim duyduğu kaynaklara sahiptir.
- Her davranışın altında pozitif bir iyi niyet vardır.
- Her insan o anda var olan en iyi seçimi yapar.
- Değişim sadece mümkün değil, aynı zamanda kaçınılmazdır.
2 Ph.D, Marilyn Atkinson, Erickson Collage International, 2021 Columbia Street, Vancouver, BC / CANADA
3
Bu prensipler temelinde, potansiyelinin ihtiyaçlarını giderme konusunda yeterli olduğuna
inanılan bireye bir dizi koçluk aracı kullanılarak, yöneltilen doğru sorular ile odaklanılmış bir
düşünce süreci içerisinde yaşantılar geçirtilir. Kişi ne istediğine, ulaşmak için gerekli gördüğü
eylem adımlarının belirlenmesine, sürece ve sonuçların değerlendirilme biçimine kendisi karar
verir. Çünkü, ekolde mevcut NLP bilgisi uyarınca da dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir
insan herhangi birşeyi başarabilmişse, dünyanın başka biryerindeki bir diğer insan da aynı niyet,
uğraş ve durumdan haz almayla o şeyi başarabilir. Bu önermeyi destekleyen olaylardan biri de
bir milin (1609m.) dört dakikanın altında koşulamayacağı psikolojik inancını yıkmayı başaran
Sir Roger Gilbert Bannister’ın hilayesidir. R. G. Bannister 6 Mayıs 1954’te Oxford’daki bir
atletizim müsabakasında bir mili dört dakikanın altında koşmuş (3:59,04) ve ozamana kadar
mevcut olumsuz psikolojik inancı yıkarak sonraki yıllarda birçok atletin bu skoru
yakalayabilmesinin önünü açmıştır. Diğer atletlere oluşturduğu model olma durumu NLP
açısından bireylerin modelleyerek başarıya ulaşma stratejisnin örneği olarak verilebilir. Bir
Erickson Koçu kullandığı araçlar ve ekol karakteristiği ile tüm bireylere benzer nitelikte başarı
hazları yaşama olanaklarının destekçisi olabilir.
E. Erikson’ın Psikososyal Gelişim Kuramı Hakkında:
Gelişim Psikolojsi Kuramları içerisinde yer alan ve Eric Erikson tarafından geliştirilen
“Psikososyal Gelişim Kuramı” psikanalitik referanslar temelinde bireyin kişilik gelişimini
etkileyen sosyal çevre faktörünü ve etkilerini tanımlamaktadır. Bu kuram bazında, bireyin kişilik
gelişimi süreçleri esnasında çevresinin ona davranış biçimi kişiliğinin oluşumunu doğrudan
etkilemektedir. Bu süreç dönemler halinde ve yaşam boyu devam etmektedir. Bir önceki döneme
ait kazanımlar bir sonraki dönemin hazırlayıcısı olarak kabul edilir ve gerekli olgunluk
referanslarını barındırır.
Ergenin kimlik oluşturma sürecinde, “Ben Kimim?” sorusu etrafında gelişen çatışma
durumlarının içerisinden başarı ile çıkarak bu dönemi sağlıklı bir şekilde atlatması beklenir.
Ergen, “Ben Kimim?” sorusuna temelde üç farklı boyutta cevap aramak zorunda kalır;
“Gelecek Planı – İlişkiler – İnanç ya da İdeoloji”.
Bu boyutları kısaca içeriklendirmek gerekirse;
1- Gelecek Planı, ergenin hangi mesleği seçeceği ve gelecekte nasıl bir hayat standartına
ulaşabileceği üzerine beklentilerin cevaplanması gerektiği bir sorundur.
2- İlişkiler, arkadaşlık ilişkileri ile karşı cins ile ilişkiler kısmını oluşturur ve bu ilişkilerde
neyi önemseyeceği, bekleyeceği ve değer vereceği üzerine beklentilerin cevaplanması
gereken sorun boyutudur.
3- İnanç ya da İdeoloji ise ergenin neye, neden inandığı ve nasıl bir dünya görüşüne sahip
olduğuna dair sorulara cevap aması gereken noktada durmaktadır.
Ergenin sağlıklı bir kimliğe sahip olduğunun göstergesi bu üç soruya net ve tutarlı cevaplar
verebilmesinde saklıdır. Eğer bu soruların cevaplanmasında sıkıntı söz konusu ise ergen “Rol
Karmaşası” yaşıyor demektir.
Tercih yapma durumunun doğal gerekliliği olarak ortamda seçenekler olmalıdır. Seçenek
miktarının birden fazla olduğu durumlarda karar bir çatışma sürecinin sonunda gelir. Erikson
4
kuramında bireyin yaşadığı çatışma durumlarının sonucu olarak bunalım ve kriz kavramlarını
kullanır. Kriz durumu sağlıklı yönetilemediğinde ortaya çıkan durum bunalımdır ve bunalım
bireyin her evrede iki zıt olasılık arasında gidip gelmesi olarak tanımlanır. Karar sürecinin
uzaması ve barındırdığı yoğun kararsızlık sonucunda “Kimlik Karmaşası” ya da “Dağınık
Kimlik” ortaya çıkar. E. Ericson ergenlikte geçirilmesi gereken zorunlu zaman aralığının adını
“Psikososyal Moratoryum” olarak belirtir.
Kuram yaşam boyu devam eden bir süreci tanımlamakta ve sekiz bölümden oluşmaktadır.
1- Temel Güvene Karşı Güvensizlik (0-2 Yaş):
2- Özerkliğe Karşı Kuşku ve Utanç (2-4 Yaş):
3- Girişimciliğe Karşı Suçluluk (4-6 Yaş):
4- Başarıya Karşı Başarısızlık / Yetersizlik (6-12 Yaş):
5- Kimliğe Karşı Kimlik Kargaşası (12-18 Yaş):
6- Yakınlığa Karşı Uzaklık / Yalıtılmışlık (18-30 Yaş):
7- Üretkenliğe Karşı Durgunluk (30-60 Yaş):
8- Benlik Bütünlüğüne Karşı Durgunluk (60+ Yaş):
Kimliğe Karşı Kimlik Kargaşası (12-18 Yaş) dönemi Freud’un kişilik kuramındaki “Genital
Dönem” ile aynı zaman dilimine denk gelmektedir. Erikson’a göre bu basamak kişiliğin
oluşumundaki en önemli evredir. Çünkü kendisinden önceki evrelerden en çok etkilenen ve
kendisinden sonraki evreleri en çok etkileyen gelişim basamağı burasıdır.
E. Erikson’un Psikososyal Gelişim Kuramı’nda kişilik mekanizmalarından İd’in benmerkezci
ve haz odaklı istekleri ile Süper Ego’nun toplumsal odaklı, mükemmelliyet hedefli
beklentilerinin arasında dengeli bir yeterlilik ve tatmin düzeyi için mücadele eden “Ego” en
önemli olanıdır ve bu dönem Ego’nun en çok zorlandığı evredir.
Ego, yani problem çözme mekanizması, bu süreçte birden fazla ve sıkıntılı problem ile aynı
anda uğraşmak zorunda kalır. Bir tarafta bedende ilk etapta algılanması ve uyum sağlanmasında
çok zorlanılan hızlı değişim ve gelişim bir diğer yandan ise kimlik oluşturma sürecinin duyuşsal
ve bilişsel problematik yükü. Ego bu süreçte bir de toplumun tutarsız tepki ve beklentileri ile
uğraşmalıdır. Toplum bu süreçte ergene “hem oldun hem de olmadın” şeklinde tepkiler verir.
“Artık büyüdün, davranışlarının sorumluluklarını almalısın!” ile “Bu senin işin değil, bunun için
daha çok küçüksün!” arasında bir durumdur bu.
Ergenlerin kendilerine dair varlık tanımlarına dönük arayışlarını bağımsızca ve kendi
sorumluluklarında sürdürebilmeleri adına teşvik edilmeleri ve desteklenmeleri gerekmektedir.
Ergenlerin karar verme sürecinde olası seçenekleri belirleyebilmeleri, bu seçenekler hakkında
yeterli araştırmayı gerçekleştirdikten sonra kendileri için en doğru tercihi yapmaları
beklenmektedir. Bu süreç ergenlerin içinde bulundukları gelişim özelliğinin yanısıra farklı birçok
sebepten ötürü çeşitli zorluklar içermektedir. Karar vermenin en temel etkinlik durumunda
olduğu ergenlik dönemi boyunca okul terciği, meslek tercihi vb birçok konuda yaşanan çatışma
durumlarının ardında ulaşılabilmesi muhtemel tatmin edici hedefler olmalıdır.
5
James E. Marcia’nın Ergen Kimlik Statüleri Hakkında:
E. Erikson’ın psikososyal kişilik kuramının basamaklarından beşincisi olan “Kimliğe Karşı
Kimlik Kargaşası” ergenlik ile ilgili zaman aralığını 12-18 yaş olarak tanımlamaktadır. Bu
aralıkta E. Ericson tarafından belirtilen ergen gelişim özellikleri temelinde Marcia “Ergen Kimlik
Statüleri” başlığı altında bir çalışma yayınlamıştır. Bu çalışmada, ergenlik yıllarındaki bireylerin
kimlik duygusu ifadesine denk gelen “Ben Kimim?” sorusunun cevabını aradıkları süreçte
sergiledikleri davranış biçimleri üzerinden kimlik statülerini sınıflandırmıştır. Meslek seçimi,
sosyal aidiyet beklentisi, aile kurmaya hazır olma vb. birçok olasılıksal durum ergenin seçim
yapmak zorunda kaldığı süreçleri içerisinde barındırmaktadır. Dolayısıyla bu dönemde yoğun bir
çatışma sürecinden bahsetmek mümkündür. Marcia tarafından ergenlerin çatışma sürecine
yaklaşım ve yönetme biçimlerine göre kimlik statüleri tespit edilmiştir. J. Marcia bu süreci dört
basamakta tanımlamıştır;
“Başarılı, Moratoryum, İpotekli ve Dağınık Kimlik Statüleri”3
- Dağınık Kimlik Statüsü: Ergende hiçbir seçenek duygusunun var olmadığı durumu ifade
eder. Sahip olunacak henüz birinci seçenek bile oluşmamıştır. “Ne yapmak için istekli
olmalı ve çalışmalıdır?” bu konuda bir taahhüt sözkonusu değildir. Kendi tercihlerine
dayanan her hangi bir net seçeneğe bağlanmış olmamaları etkiye açık ve çok hızlı karar
değiştiren bir yapıya sahip olmalarına sebep olur. Bir film izleyip insani yardım
gönüllüsü olmaya yada o esnada okuduğu bir kitapla öğretmen olmaya hatta dinlediği bir
şarkıyla çiftçi olmata dair yeni bir karara niyetlenebilirler. Ancak bunların hiçbirinin
kalıcı tercihler olacağı düşünülmemelidir. - İpotekli Kimlik Statüsü: Ergen geleceğe yönelik bazı roller, değerler ya da hedefler
belirlemek için istekli görünür. Bu aşamada ergenler bir kimlik krizi yaşamazlar. Çünkü
onlar, kendi geleceği konusunda başkalarının beklentilerine uygun davranma
eğilimindedirler. Bir kariyer yönü belirlemek için bir üstün yönlendirmesine açıktırlar ve
olası seçenekleri araştırma eğiliminde değildirler. Karar verme konusunda inisiyatif
almaya meyilli olmayan kimlik tipleridirler. Karar için gerekli bilgi toplama ve seçenek
oluşturma konusunda isteksiz davranırlar. Kendi seçenekleri vardır bununla birlikte karar
noktasında otoritenin telkinlerine uyum sağlarlar. Bunun nedeni karar için yeterince hazır
olmama durumları kararın sonuçlarını da dışsal bir otoriteye devretme meyili oluşturur.
Sonuçta karar yetkisini kendi tercihleriyle dışsal bir otorite kavramına devrederler.
Meslek tercihi konusunda ergen ailesine avukat olmak istediğini söyler. Annesi öğretmen
olmasının daha iyi olacağını, yarım gün okuluyla yarımgün de eviyle ve ailesi ile
ilgilenebileceğini söyler. Sonrasında ergen seçimini öğretmen olmaktan yana kullanır. - Moratoryum Kimlik Statüsü: Ergen çeşitli olası seçenekleri keşfetmek ve şu anda bir
seçim yapmak için hazır olduğu, ancak henüz bu seçim sürecinin içinde bulunmadığı
durumun adıdır. Yani bu dönemde ergenler şartların ve seçeneklerin bir süre daha böyle
kalacağı ve değişmeyeceği yönünde bir inanışa sahiptirler ki o nedenle tercih yapma
baskısı ile şuan için başa çıkmaya uğraşmaz kararı ertelerler. “Askere gidip geleyim ya da
3 Bu durumlar bir “Kimlik Oluşumu Süreci Aşamaları” değildir ve sıralı bir süreç olarak görülmemesi gerektiği
unutulmamalıdır.
6
önce bir evleneyim sonra üniversite okurum” şeklindeki yaklaşımlar moratoryum kimlik
davranışı olarak tanımlanabilir. - Başarılı Kimlik Statüsü: Ergenin bir kimlik bunalımından geçtiği ve kimlik duygusu için
bir taahhütte bulunduğu yani belirli bir rol veya değeri seçtiği durumun adıdır. Bu
dönemde ergenler herhangi bir kriz durumunda içinde bulundukları durumun tüm
olasılıklarını değerlendirirler. Karar verme adına ihtiyaç duydukları tüm bilgileri toplar
bu yönde gerekirse konu hakkında bilgi sahibi kişilere danışır ve veri zenginliği
oluştururlar. Sürecin sonunda seçenekleri tektir, dışarıdan sunulan seçeneklerin
kendilerini yanıltmalarına izin vermezler. Bu durum içsel bir çatışmanın yaşanmasını
mümkün olduğunca engeller. Sonuçta bir karar verirler ve bu kararlarından şüphe
etmezler.
Erickson Koçluk Ekolü Hakkında:
Bu makalenin başında hatırlayacağınız gibi ergenlerin içinde bulundukları dönemin krizlerini
ve bu krizlere sebep olan çatışmaları sağlıklı bir şekilde atlatarak “Başarılı Kimlik Statüleri”
geliştirebilmeleri sürecinde Erickson Koçlarının ve dolayısıyla Erickson Koçluk
Uygulamalarının destekleyici bir çevresel aktör olabileceği önermesinden yola çıkmış idik.
Ekolün temel ilkelerine bakıldığında ergende böylesi bir etkiyi nasıl yapabileceği ile ilgili
verileri görebilmek olası. Ancak tamda bu noktada detaylara girmeden önce bir Erickson
Koçunun birey olarak ergene yaklaşım temel prensibini anlayabilmek adına Milton Erickson’ın
hayatından çok bilindik bir hikayeyi aktarmak istiyorum.
Milton Erickson’ı ve yayınlarını takip eden hemen herkesin yakından bildiği bir at hikayesi
vardır. M. Erickson’ın gençliğinde yolunu kaybederek ailesinin çiftliğine gelen ve üzerinde kime
ait olduğuna dair hiç bir işaret bulunmayan bir atın hikayesi… M. Erickson atı sahiplerine geri
vermek ister. Bunun için ata biner, atı yola çıkarır ve atın istediği yolu seçmesine müsaade eder.
Yanlızca, at yoldan ayrılıp da otlamaya veya bir araziye girmeye kalktığında onu yola
döndürmek için müdahale eder.
Birkaç mil sonra at bir komşusunun avlusuna vardığında, komşusu M. Erickson’a “Bu atın
buradan geldiğini ve bizim atımız olduğunu nereden biliyordun?” diye sorar.
M. Erickson’ın verdiği cevap “Ben bilmiyordum ama at biliyordu! Tüm yaptığım onu yolda
tutmaktı”olur.
Bu hikayeden hareketle;
Her genç kendisi için en doğru olan ve varması gereken hedefi bilir. Önemli olan onun
içindeki bu hedefi fark etme ve hedefe ulaşma sürecinde çevresel faktörlerin onu ne kadar yolda
tutabildikleridir… Erickson Koçları bu yolculuğun yol arkadaşı olabilmek için gerekli donanıma
sahiptirler ve bireyi merkezde tutan temel ilkeler ile hareket ederler.
Erickson Koçluk Ekolünün Temel İlkeleri: - İnsanlar ihtiyaç duydukları bütün kaynaklara sahiptir.
- Hiç kimse yanlış yada noksan değildir. Herkes şuan gerçekleştirmekte olduklarını
gerçekleştirmek üzere mükemmel bir şekilde hareket eder. (Doğruluk Prensibi)
7 - Her davranışın arkasında olumlu bir niyet vardır.
- Değişim kaçınılmazdır.
- İnsanlar onlara sunulanlar arasından kendilerine en uygun olanı seçerler.
- Her davranış bir bağlamda yararlıdır.
- İletişimin anlamı aldığınız cevaplardadır.
- Eğer istediğiniz cevabı alamıyorsanız farklı birşey yapın.
- Başarısızlık diye birşey yoktur. Geribildirim vardır.
- Her sistemde en esnek olan parça en çok etkiyi yaratır.
- Harita arazinin kendisi değildir.
- Eğer dünyanın herhangi bir yerinde tek bir kişi bile herhangi bir şeyi başardıysa sizde
başarabilirsiniz. - İletişimde başarısız olamazsınız.
- Akıl ve beden aynı holografik ve sibernetik yapıya cevap verir ve onlardan gelişir.
Sistemin bir yerinde olabilecek her hangi birşey bütünü etkileyecektir. - Ne bildiğiniz, düşündüğünüz, hatırladığınız ve hayal ettiğiniz; davranışlarınızı,
inançlarınızı ve sıralama yapmakta kullandığınız araçlarınızı gösterir. Aynı zamanda
temsil sisteminizin birleşimidir. - Hafızanız ve hayal gücünüz beyinde aynı nörolojik yolları kullanır. Yani sizin temsil
siteminiz ikisine de aynı şekilde davranır. - İnsanlar yaklaşık olarak dört birimden oluşan (4 +/- 2) bilinçli dikkate veya kısa süreli
hafızaya sahiptir. - Beyin herşeyi beş temel algı (Görerek, Duyarak, İşiterek, Koklayarak ve Tadarak) ile
algılar ve çocukluk yaşlarından başlayarak filtre sistemi oluşturur.Yaşanılan deneyim ve
davranış, kullanılan filtre sisteminin yan ürünüdür. - Hem bilinçli hem de bilinçsiz zihnimizin işleyişi ile bilinçli ve ya bilinçsiz iletişim
kurabiliriz. - “Eğer dünyada bu mümkünse benim için de mümkündür” bu sadece bir “nasıl”
meselesidir. Koçluk “nasıl” üzerine odaklanmayı sağlar.
Çözüm Odaklı Koçluk Seansının Temel Aşamaları:
Erickson Koçluk Ekolünde bir koçluk seansı ortalama 45 ile 60 dakika civarında sürmektedir
ve bir Çözüm Odaklı Koçluk Uygulaması bu zaman dilimi içerisinde sekiz adımda
gerçekleştirilir. Bunlar sırasıyla “Uyum, Kontrat, Planlama Soruları, Deneyim Yaratma, Eylem
Adımları, Değer ve Kutlama” şeklinde uygulanmaktadırlar. Bu basamakların hiçbirinde Erickson
Koçları doğrudan bilgi paylaşma, akıl verme, yönlendirme vb. yaklaşımlar sergilemezler. Amaç
bireyin doğru, etkili, açık uçlu, güçlü sorular ile odaklanmış düşünme becerileri sergilemesine ve
kendisi için en uygun süreci yapılandırarak sürdürebilmesine destek olabilmektir. Sürece
müdahil olmama durumunu daha net ifade edebilmek adına bu noktada paylaşılması uygun
olabilecek bir koç pozisyonu anlayışı vardır ki o da “En iyi koç orada olmayan koçtur.” - Uyum: Erickson Koçluk Ekolünde göz önünde bulundurulan ilk basamak koçluk alan
kişi ile uyumlanma sürecidir. Koç bu süreçte öncelikle bir sıcaklık oluşturmaya özen
gösterir. Oturuş biçimi, jest ve mimiklerle de uyum desteklenmeye çalışılır. Koçluk
alanın sesini tonlanması, şiddeti, hızı, kullanım biçimi vb. noktalara dikkat edilerek, geri
8
besleme4
, yumuşatıcılar5 ve tekrar ifadeleri kullanılarak uyumun oluşması hedeflenir.
Açık uçlu güçlü sorular sorulur, aktif dinleme yapılır ve koçluk alanın konuşmaları
arasından geri bildirimler6 verilir. - Kontrat: Bir koçluk seansının yaklaşık otuz dakikalık bir zaman aralığını kaplayan
kontrat basamağı görüşmenin konusunu / odak noktasını oluşturur. Hedef bu sürecin
sonunda en iyi olarak kabul edilen sonucu yakalayabilmektir. Koç tarafından koçluk alan
kişiye yöneltilen bir dizi soru ile onun muhtemel koşluk içeriğine odaklanması
sağlanmaya çalışılır. Örnek vermek gerekirse;
o “Otuz dakikamız var, bu sürenin sonunda istediğiniz bir sonuca ulaşmak üzere
benimle tam olarak neyi konuşmak istersiniz?”
o “Bugün tam olarak hangi konu üzerine odaklanırsanız sizin için yararlı /
istediğiniz sonuçlar ortaya çıkar?”
o “Bugün … dakikamız var. Bu süreyi tam olarak nasıl kullanmak ve tam olarak
neye derinlemesine odaklanmak istersiniz?”
Bunlara benzer sorular kullanılarak koç tarafından koçluk alanın istek ve ihtiyaçlarına
uygun, pozitif ve olumlu yönlü bir kontrat cümlesinin oluşturulmasına çalışılır. - Planlama Soruları: Kontratın hemen ardında yer alan ve kontrat cümlesinin hayata
geçirilmesi çncesinde yeralan süreç basamağıdır. Henüz yola çıkmadan önce planlama
sorularının, mümkünse en deyatlı şekilde cevaplandırılmasına çalışılmalıdır. Farkındalık
düzeyi yüksek, yaratıcı, verimli ve özgür bir yolculuk için bu göz ardı edilemez bir
gereklilik olarak kabul edilmektedir.
Dört Planlama Sorusu:
1- Tam Olarak Ne İstiyorsunuz? / Neye Ulaşmak İstiyorsunuz?
2- Nasıl Ulaşırsınız? / Ulaşmak İçin Neler Yaparsınız?
3- Kararlılıkla Nasıl Sürdürürsün? / Neden Önemli?
4- Ulaştığınızı Nereden Bilirsiniz? Kriterleriniz Nelerdir? - Sonuç Çerçevesi: M. Atkinson “Koçlukta mükemmelleşmenin anahtarı Sonuç
Çerçevesi’ni ustaca kullanmaktır”der. Planlama hedeflere ulaşabilme olasılığınızı bu
sürecin niteliği belirler. İyi bir sonuç çerçevesi kurgusu dört basamaktan oluşturulur.
1) Pozitif İfade: Koçluk alanın “Tam olarak neye ulaşmak istüyorsunuz?”
sorusuna pozitif bir gündem ile cevap vermesi beklenir.
4 Geri Besleme Cümle Örnekleri:
“Sözlerinden … duydum, doğru anlamışmıyım?
“Şu ana kadar …’ları yapmaktan söz ettiniz, bunlardan başka yapacak neler var?”
“Bu söylediklerinizde …’nın sizin için önemli ve değerli olduğunu anlıyorum, doğru anlamış mıyım?” 5 Yumuşatıcı Cümle Örnekleri:
“Bana anlatmak isterse …’yı duymayı gerçekten çok isterim.”
“Eğer yanılıyorsam beni düzeltin lütfen …” 6 Geri Bildirim içerisinde başarısızlık barındırmayan durumu net olarak anlamayı ve durumun çıktılarıyla
olumsuzluğun tekrarlanmayacağı farkındalığı kazandırabilmeyi hedefler. Neden Oldu? / Kim Suçlu? / Neden
Yapıldı?gibi olumsuz duygular içeren suçlayıcı sorular yerine Ne Oldu? / Süreç Nasıl Gelişti? /Şu an Nerede
Olunmasını İsterdik? / Bu Olaydan – Deneyimden Neleri Öğrendik? /Aynı Durumu Yaşamamak İçin Bugünden
Geleceğe Neleri Farklı Yapabiliriz?şeklindegelece ve çözüme yönlendiren sorular ve dil kullanılır.
9
2) Kendi Kontrolünde Bir Hedef: Koçluk alanın ulaşmak istediği şey(ler)
hakkında “Bu sizin ne kadar kontrolünüzde? / Nasıl kontrolünüze alabilirsiniz?”
sorularına farkında cevap verebilmesi beklenir.
3) SMART: Koçluk alanın gündemi, hedefleri, eylem adımları SMART’mı yani7
kesin ve net mi, ölçülebilir mi, ulaşılabilir mi, gerçekçi mi, zamanlanabilir mi?
“…’ya ulaştığını nasıl anlarsın?”
“Bu hedefi nasıl bir zaman planlaması ile gerçekleştirebilirsiniz?”
“Bu hedef sizin için ne kadar gerçekçi?” vb sorular bu sürecin kontrolü için
kullanılabilir.
4) Ekoloji: Koçluk alanın güncel hedefi yaşamının diğer alanlarına uyuyor mu?
Gündem, hedefler, eylem adımları yaşama geçirildiğinde çevreniz / aileniz / iş ortamınız
bundan nasıl etkilenir? “Bu eylem adımlarını atıyor olmanızın yaşamınızın diğer
alanlarını nasıl etkiler?” “Tüm bunları hayata geçirmek diğer yaşam alanlarınız ve
hedefleriniz ile ne kadar uyumlu?” vb sorular bu sürecin kontrolü için kullanılabilir. - Deneyim Yaratma: Bu aşama en basit anlatımıyla koçluk alanın kişisel hedefleri,
planları, ulgulamak istediği projeleri, varmak istediği ideal durumları vb için bir tür
simülatif / benzeşmeci deneyimler yaşadığı aşamadır. Bellek verileri ile farklı teknikler
kullanılarak istenilen yeni durum hakkında, oluşturulan imgelem aracılığı ile kararlar ve
motivasyonlar için materyal veri oluşturulmasına destek olunmaya çalışılır. Deneyim
yaratma süreci için kullanılmak üzere Erickson koçların araç çantasında deneyim yaratma
basamağında kullanılmak üzere bir çok uygulama bulunmaktadır.8 Bunlardan bazıları;
Mucize Sorular, Skala, Gelecek Odağı, Değer Bazlı İmaj, Yaşam Çemberi, Disney
Stratejisi, Acil-Önemli, Paydaş Egzersizi,Üç Sandalye, Mentör Masası, Sanki
Çerçevesi,Ustalık Yürüyüşü, Duygu Yolu, Öz Dönüşüm… şeklinde sıralanabilir. - Eylem Adımları: Deneyim yaratma sürecinin kazanımları doğrultusunda koçluk alandan
doğal olarak bu sürecin ardından uygulamaya dönük olarak herekete geçmesi
beklenebilir. Olası bu eylem sürecinin basamaklandırılmış adımları ve bu adımlara dair
eylemlerin ne zaman yapılacağı koçluk alanın inisiyatifindedir. “…bu amaçla küçük bir
adım atacak olsan atacağın bu adım ne olur ve bunu ne zaman yapmak istersin?”
şeklinde bir soru eylem adımlarını planlama sürecine geçtiğinizin habercisidir. Bu süreçte
hedefe dönük eylem adımları net ve zaman taahhüdü ile koçluk alan tarafından belirlenir
demiştik bununla birlikte genelde ilk birkaç basamak (4 veya 5…) daha önce düşünülmüş
ama hayata geçirilememiş, başkalarınca önerilmiş vb seçeneklerden oluşa bilir.
Odaklanılmış derin bir düşünme sürecinin ürünü olan eylem adımları genellikle bu birkaç
adımın sonrasında ortaya çıkmaktadır. O nedenle koçluk alan bu süreçte koç tarafından
“başka, daha başka” gibi sözcük tekrarlarıyla düşünme sürecinde kalmaya ve odaklı
derin düşünmeye teşvik edilebilir.
“…bu amaçla 2. küçük bir adım atacak olsan atacağın bu adım ne olur ve bunu ne
zaman yapmak istersin?”
7 SMART: Specific – Kesin ve Net / Measurable – Ölçülebilir / Accepted – Ulaşılabilir/ Realistic – Gerçekçi / Timely - Zamanlanabilir
8 Erickson College International koçluk eğitim programı olan dört modülllük “Koçluğun Sanatı ve Bilimi Sertifika
Programı” i.eriği itibarı ile bu konuda gerekli tüm bilgiyi içermektedir. Eğitimin Türkiyede eğitimler Denge
Merkezi Eğitim ve Danışmanlık Ltd.Şti. arafından verilmektedir. www.dengemerkezi.com – www.ericksontr.com
10
“…bu amaçla 3. küçük bir adım atacak olsan atacağın bu adım ne olur ve bunu ne
zaman yapmak istersin?”
“…” şeklinde eylem adımları geliştirilerek devam edilir. - Değer: Bu bülüm ile birlikte artık koçluk seansının sonuca evrilmeye başladığı
düşünülebilir. Burada koçluk alana “Senin için bu gürüşmenin değeri neydi?” diye
sorulur ve koçluk sürecini 1 ile 10 arasında bir puan değeri ile değerlendirmesi istenir.
Koçluk alanın belirlediği değerlendirme puanını tanımlaması, ne yada nelerin bu değeri
oluşturduğu sorulabilir. - Kutlama: Koçluk gürüşmesinin sonunda koç tarafından koçluk alanın süreç içerisindeki
çabası taktir edilir. Olumlu bulunan yönler ve istekli olma gibi durumlar öne çıkartılarak
deneyimrini sürdürme isteklilikleri desteklenir. “Sizin bu sürecin verimli olması ve eylem
adımlarınızı hayata geçirebilmek adına ne kadar istekli olduğunuzu görebiliyorum” gibi
cümleler kullanılabir. İstediği taktirde koçluk alanın eylem adımlarından elde edecekleri
sonuçları koç ile paylaşabileceği ve bundan memnuniyet duyulacağı koç tarafından
söylenir. Kutlamanın ardından koçluk seansı sona erer.
Tartışma ve Sonuç:
Bu makalenin başlığının “Erickson Koçluk Ekolü Uygulamalarının Marcia’nın Ergen Kimlik
Statüleri Kuramı Özelinde Ergenlerin Başarılı Kimlik Statüsü Geliştirme Sürecine Katkısı”
olarak belirlenmesinin temel sebebi ergenlerin karakteristik özellikleri, içerisinde bulundukları
dönemin kriz yapısı, ergenden toplumsal ve kurumsal beklentilerin özellikleri vb gözönünde
bulundurulduğunda ortaya daha net çıkmıştır. Erikson Koçluk ekolü uygulamalarının bireyin
ergenlik sürecinin krizlerini aşılması noktasında ihtiyaç duyduğu destekleyici kaliteli çevre
normunun özelliklerini sergileyebileceği önermesi bir uygulama sürecinin çıktıları gözönünde
bulundurularak betimlenmiştir.
Shaman Akademia9 bünyesinde gerçekleştirilen koçluk faaliyetlerinin ergenlerin davranış
değişikliğine dönük sonuçları bir yıllık (Haziran.2015-Haziran-2016) bir gözlem sürecine tabi
tutulmuş ve yarattığı etkiler kaydedilmiştir. Bu süreçte ergenler ile yapılan koçluk görüşmeleri
sonunda rehberlik türlerinden Hizmetin Yoğunlaştığı Problem Alanına Göre Rehberlik alt
alanının “Eğitsel (Akademik), Kişisel-Sosyal ve Mesleki Rehberlik” alt başlıklarında veri
toplanmıştır. Bu veri tabanına süreçte olumlu değişimler sergileyen birçok ergen yaş aralığından
birey dahil etmek mümkün olmuştur. Bununla birlikte, tamda bu noktada sıra dışı olarak
tanımlanabilecek birkaç örneği özellikle aktarmak isterim. Aktarım esnasında koçluk alanların
gerçek kimlikleri ile değil “1. Kişi, 2. Kişi…” gibi kod kimlikleri kullanılacaktır. - Örnek Olay Kişileri:
o 1. Kişi: İstanbul’da ünlü bir devlet lisesinin öğrencisi olan 1. Kişi son sınıfa
geçtiği yaz tatilinde görüşmelere gelmişti. Akademik başarı düzeyi, yetenek
9 SHAMAN AKADEMİA, Koçluk-Eğitim-Danışmanlık alanında İzmit, KOCAELİ’de faaliyet gösteren bir
organizasyondur ve müşterilerinin büyük bir çoğunluğu orta ve yüksek öğretim öğrencilerinden oluşmaktadır.
11
çeşitliliği ve beceri düzeyi yüksek bir genç olan 1. Kişi’nin meslek seçimine dair
sıkıntıları vardı ve bu durum ailesi ile çatışma yaşamasına sebep oluyordu.
Gymnasium10 diploması olacağı için lisans eğitimini yurtdışında yapabilecek
olması ona üniversite seçimi konusunda da kolaylıklar sağlamasına rağmen
pozisyon bir krize dönmüş denilebilirdi.
Koçluk görüşmeleri sonunda meslek, şehir ve üniversite seçimlerinin
ötesinde üniversitede hangi hoca ile iletişimde olacağı üniversitenin hangi
geleneksel etkinliklerinde gönüllü çalışmak istediği, değişim programı seçeneği
hatta okulun açılış ayında şehir operasında görülebilecek oyunlar arasından seçim
yapmaya kadar giden bir süreç ortaya çıktı.
o 2. Kişi: Kocaeli’de bir lise 10. Sınıf öğrencisiydi. İlk dönemin sonunda sekiz dersi
zayıf gelmişti. Okula motivasyonun düşüklüğü davamsızlık günlerinin
fazlalığından da çok net görüle biliyordu. Gece geç yatma ve sabahları
uyanamama nedeniyle devamsızlıklar ciddi bir kayıp oluşturuyordu. Hatta ders
içerisinde beş dakika uyanık kalamadığı ve bu haliyle dersin huzurunu bozduğu
gerekçesiyle disipline verilmiş bir öğrenciydi.
Koçluk görüşmeleri sonunda bilgisayar oyunlarının sebep olduğu geç
yatma bir düzene girdi. Devamsızlık stabilize edildi ve her nekadar çok yüksek
notlarla olmasa da yıl sonunda sınıf geçilebilir ortalamalara ulaşılabildi.
o 3. Kişi: Koçluk alan bu örnekte bir üniversite öğrencisi idi. Okuduğu üniversite ve
bölümün geleceği ile ilgili sıkıntılar mevcuttu. Okuduğu yabancı dil bölümünün
yenibir kaynaktan desteklenmeye ihtiyacı olduğu düiünülebilirdi.
Koçluk görüşmelerinin sonunda yatay geçiş ile İstanbul’da bir
üniversiteye geçiş yaptı. Gerçekten mesleğinin ne olması gerektiğine dair süreç
sosyolojiye evrildi ve Anadolu Üniversitesi, Açık Öğretim Fakültesinde sınavsız
ikinci üniversite hakkından yararlanıp sosyoloji’ye kayıt yaptırdı. Yüksek
lisansında yurt dışındaki Türklerin yabancı dil öğrenme sıkıntılarının altındaki
sosyolojik sebepler üzerine çalışma kararı verdi ve şimdiden literatür taramaya
başladı.
o 4. Kişi: Ailesinin ekonomik durumu kötü bir lise son sınıf öğrencisi idi. Mesleğe
dair net bir tercihi oluşmamıştı belki de üniversite okuyacak ekonomik şartlara
sahip olmadığını düşündüğü için geciktiriyordu.
Koçluk görüşmelerinin sonunda meslek seçimi sürecini tamamladı ve
üniversite çalışmalarını ona göre yapılandırıp sürdürdü. Üniversite sınavlarının
sonunda, İstanbul’da çok iyi vakıf üniversitelerinden birinde tam burslu olarak
okumaya hak kazandı.
10 Gymnasium Diploması, Alman Lisesi denkliği ve Almanya üniversitelerinde okuyabilme anlamına geliyor.
12
o 5. Kişi: Şehir merkezine birhayli uzak mesafedeki bir köyde yaşayan ve şehir
merkezindeki okuluna gelip gitmek için gün içerisinde yolda çok fazla zaman
geçirmek zorunda kalan bir lise son sınıf öğrencisiydi. Bu durum aşırı
yorulmasına, çalışma performansının düşmesine hatta hastalanmasına sebep
olmaktaydı. Okul dışında YGS hazırlık kursu ile birlikte bir de yetenek sınavları
için kursa devam etmesi gerekiyordu ve bunu başarmakta zorlanıyordu.
Koçluk görüşmelerinin sonunda sınav tarihlerine göre bir zaman yönetimi
planlaması ile önceliklerini sıraladı. Ulaşımda geçirdiği zamanı daha trafiğin akıcı
olduğu saatlere kaydırarak ve bu süreci öğrenmeyle değerlendirecek faaliyetler
ekledi. Kurslarda çalışma zamanlarını yüksek performanslı periyotlara çevirdi ve
istediği meslek için yetenek sınavına başvurduğu bir üniversiteye derece ile girdi.
Bunlar ve benzer diğer örneklerden elde edilen veriler göstermektedir ki, Erickson Koçluk
uygulamaları ergenlerin içinde bulundukları gelişim döneminin krizlerini yönetebilmeleri adına
olumlu yönlü ve destekleyici bir etki yaratmaktadır. Gençler bu uygulamaları benisemekte ve
içerisinde olmaktan keyif almaktadırlar. Öyleki, akışın verdiği etki ile birkaç farklı kişide koçluk
görüşmesine zaman sınırlaması konmamış, dört saate yaklaşan görüşmeler yapılmıştır. Asıl
ilginç olan koç tarafından görüşme sonlandırıldığında “Bugün görüşmemizin ne kadar sürdüğünü
düşünüyorsun?” sorusuna koçluk alanların verdiği cevapların hemen hepsi bir saatin altında
olmuştur. Bu durum tarafımızca odaklı düşünme sürecinin akışkanlığından ve uygulamaya
odaklanmadan kaynaklanan geçici bir zaman algısı bozulması olarak tanımlanmıştır ki bu kişisel
görüşümüze göre kuram açısından olumlu bir sonuçtur. Çünkü çözüm odaklı ve yoğun bir
motivasyon göstergesi olarak algılanabilir buda beraberinde genellikle istendik sonuçlar
getirmektedir.
Öneriler: - Koçluk tanımlanmış mesleki standartları ile birlikte profesyonel ve yaygın bir meslek
olarak kabul edilmeli ve desteklenmelidir. - Koçluk hizmet bedellerinin sigorta sistemi tarafından desteklenir olduğu bir mevzuatın
acilen çıkartılması gerekmektedir. - Eğitim kurumları başta olmak üzere sağlık, güvenlik, adalet vb tüm kurumsal yapılar
bünyesinde profesyonel bir kadro olarak koçlara alan tahsis edilmelidir. - Eğitim kurumlarına hizmet bileşenlerinin ihtiyaçlarına koçluk hizmeti sağlayabilmeleri
için ilgili kalemden bütçe tahsisi yapılmalıdır. - Milli Eğitimin yanı sıra Gençlik ve Spor Müdürlükleri, Sosyal Hizmetler Müdürlükleri
gibi yerel kamu hizmet birimleri tarafından da ergen yaş aralığına dönük koçluk hizmeti
verilebilmelidir. - Koçluk becerilerinin belirli içerik ve düzeylerde öğretmenler, veliler vd arasında
yaygınlaştırılması gerekmektedir. - Orta öğretim kurumlarında “Akran Koçluğu” olarak tanımlanabilecek bir yapılanmanın
oluşturulması değerlendirilmelidir. - …
Malik DOĞAN
Öğretmen & Eğitim Yönetimi ve Denetimi Uzman
- Dağınık Kimlik Statüsü: Ergende hiçbir seçenek duygusunun var olmadığı durumu ifade
eder. Sahip olunacak henüz birinci seçenek bile oluşmamıştır. “Ne yapmak için istekli
olmalı ve çalışmalıdır?” bu konuda bir taahhüt sözkonusu değildir. Kendi tercihlerine
dayanan her hangi bir net seçeneğe bağlanmış olmamaları etkiye açık ve çok hızlı karar
değiştiren bir yapıya sahip olmalarına sebep olur. Bir film izleyip insani yardım
gönüllüsü olmaya yada o esnada okuduğu bir kitapla öğretmen olmaya hatta dinlediği bir
şarkıyla çiftçi olmata dair yeni bir karara niyetlenebilirler. Ancak bunların hiçbirinin
kalıcı tercihler olacağı düşünülmemelidir. - İpotekli Kimlik Statüsü: Ergen geleceğe yönelik bazı roller, değerler ya da hedefler
belirlemek için istekli görünür. Bu aşamada ergenler bir kimlik krizi yaşamazlar. Çünkü
onlar, kendi geleceği konusunda başkalarının beklentilerine uygun davranma
eğilimindedirler. Bir kariyer yönü belirlemek için bir üstün yönlendirmesine açıktırlar ve
olası seçenekleri araştırma eğiliminde değildirler. Karar verme konusunda inisiyatif
almaya meyilli olmayan kimlik tipleridirler. Karar için gerekli bilgi toplama ve seçenek
oluşturma konusunda isteksiz davranırlar. Kendi seçenekleri vardır bununla birlikte karar
noktasında otoritenin telkinlerine uyum sağlarlar. Bunun nedeni karar için yeterince hazır
olmama durumları kararın sonuçlarını da dışsal bir otoriteye devretme meyili oluşturur.
Sonuçta karar yetkisini kendi tercihleriyle dışsal bir otorite kavramına devrederler.
Meslek tercihi konusunda ergen ailesine avukat olmak istediğini söyler. Annesi öğretmen
olmasının daha iyi olacağını, yarım gün okuluyla yarımgün de eviyle ve ailesi ile
ilgilenebileceğini söyler. Sonrasında ergen seçimini öğretmen olmaktan yana kullanır. - Moratoryum Kimlik Statüsü: Ergen çeşitli olası seçenekleri keşfetmek ve şu anda bir
seçim yapmak için hazır olduğu, ancak henüz bu seçim sürecinin içinde bulunmadığı
durumun adıdır. Yani bu dönemde ergenler şartların ve seçeneklerin bir süre daha böyle
kalacağı ve değişmeyeceği yönünde bir inanışa sahiptirler ki o nedenle tercih yapma
baskısı ile şuan için başa çıkmaya uğraşmaz kararı ertelerler. “Askere gidip geleyim ya da
3 Bu durumlar bir “Kimlik Oluşumu Süreci Aşamaları” değildir ve sıralı bir süreç olarak görülmemesi gerektiği
unutulmamalıdır.
6
önce bir evleneyim sonra üniversite okurum” şeklindeki yaklaşımlar moratoryum kimlik
davranışı olarak tanımlanabilir. - Başarılı Kimlik Statüsü: Ergenin bir kimlik bunalımından geçtiği ve kimlik duygusu için
bir taahhütte bulunduğu yani belirli bir rol veya değeri seçtiği durumun adıdır. Bu
dönemde ergenler herhangi bir kriz durumunda içinde bulundukları durumun tüm
olasılıklarını değerlendirirler. Karar verme adına ihtiyaç duydukları tüm bilgileri toplar
bu yönde gerekirse konu hakkında bilgi sahibi kişilere danışır ve veri zenginliği
oluştururlar. Sürecin sonunda seçenekleri tektir, dışarıdan sunulan seçeneklerin
kendilerini yanıltmalarına izin vermezler. Bu durum içsel bir çatışmanın yaşanmasını
mümkün olduğunca engeller. Sonuçta bir karar verirler ve bu kararlarından şüphe
etmezler.
Erickson Koçluk Ekolü Hakkında:
Bu makalenin başında hatırlayacağınız gibi ergenlerin içinde bulundukları dönemin krizlerini
ve bu krizlere sebep olan çatışmaları sağlıklı bir şekilde atlatarak “Başarılı Kimlik Statüleri”
geliştirebilmeleri sürecinde Erickson Koçlarının ve dolayısıyla Erickson Koçluk
Uygulamalarının destekleyici bir çevresel aktör olabileceği önermesinden yola çıkmış idik.
Ekolün temel ilkelerine bakıldığında ergende böylesi bir etkiyi nasıl yapabileceği ile ilgili
verileri görebilmek olası. Ancak tamda bu noktada detaylara girmeden önce bir Erickson
Koçunun birey olarak ergene yaklaşım temel prensibini anlayabilmek adına Milton Erickson’ın
hayatından çok bilindik bir hikayeyi aktarmak istiyorum.
Milton Erickson’ı ve yayınlarını takip eden hemen herkesin yakından bildiği bir at hikayesi
vardır. M. Erickson’ın gençliğinde yolunu kaybederek ailesinin çiftliğine gelen ve üzerinde kime
ait olduğuna dair hiç bir işaret bulunmayan bir atın hikayesi… M. Erickson atı sahiplerine geri
vermek ister. Bunun için ata biner, atı yola çıkarır ve atın istediği yolu seçmesine müsaade eder.
Yanlızca, at yoldan ayrılıp da otlamaya veya bir araziye girmeye kalktığında onu yola
döndürmek için müdahale eder.
Birkaç mil sonra at bir komşusunun avlusuna vardığında, komşusu M. Erickson’a “Bu atın
buradan geldiğini ve bizim atımız olduğunu nereden biliyordun?” diye sorar.
M. Erickson’ın verdiği cevap “Ben bilmiyordum ama at biliyordu! Tüm yaptığım onu yolda
tutmaktı”olur.
Bu hikayeden hareketle;
Her genç kendisi için en doğru olan ve varması gereken hedefi bilir. Önemli olan onun
içindeki bu hedefi fark etme ve hedefe ulaşma sürecinde çevresel faktörlerin onu ne kadar yolda
tutabildikleridir… Erickson Koçları bu yolculuğun yol arkadaşı olabilmek için gerekli donanıma
sahiptirler ve bireyi merkezde tutan temel ilkeler ile hareket ederler.
Erickson Koçluk Ekolünün Temel İlkeleri: - İnsanlar ihtiyaç duydukları bütün kaynaklara sahiptir.
- Hiç kimse yanlış yada noksan değildir. Herkes şuan gerçekleştirmekte olduklarını
gerçekleştirmek üzere mükemmel bir şekilde hareket eder. (Doğruluk Prensibi)
7 - Her davranışın arkasında olumlu bir niyet vardır.
- Değişim kaçınılmazdır.
- İnsanlar onlara sunulanlar arasından kendilerine en uygun olanı seçerler.
- Her davranış bir bağlamda yararlıdır.
- İletişimin anlamı aldığınız cevaplardadır.
- Eğer istediğiniz cevabı alamıyorsanız farklı birşey yapın.
- Başarısızlık diye birşey yoktur. Geribildirim vardır.
- Her sistemde en esnek olan parça en çok etkiyi yaratır.
- Harita arazinin kendisi değildir.
- Eğer dünyanın herhangi bir yerinde tek bir kişi bile herhangi bir şeyi başardıysa sizde
başarabilirsiniz. - İletişimde başarısız olamazsınız.
- Akıl ve beden aynı holografik ve sibernetik yapıya cevap verir ve onlardan gelişir.
Sistemin bir yerinde olabilecek her hangi birşey bütünü etkileyecektir. - Ne bildiğiniz, düşündüğünüz, hatırladığınız ve hayal ettiğiniz; davranışlarınızı,
inançlarınızı ve sıralama yapmakta kullandığınız araçlarınızı gösterir. Aynı zamanda
temsil sisteminizin birleşimidir. - Hafızanız ve hayal gücünüz beyinde aynı nörolojik yolları kullanır. Yani sizin temsil
siteminiz ikisine de aynı şekilde davranır. - İnsanlar yaklaşık olarak dört birimden oluşan (4 +/- 2) bilinçli dikkate veya kısa süreli
hafızaya sahiptir. - Beyin herşeyi beş temel algı (Görerek, Duyarak, İşiterek, Koklayarak ve Tadarak) ile
algılar ve çocukluk yaşlarından başlayarak filtre sistemi oluşturur.Yaşanılan deneyim ve
davranış, kullanılan filtre sisteminin yan ürünüdür. - Hem bilinçli hem de bilinçsiz zihnimizin işleyişi ile bilinçli ve ya bilinçsiz iletişim
kurabiliriz. - “Eğer dünyada bu mümkünse benim için de mümkündür” bu sadece bir “nasıl”
meselesidir. Koçluk “nasıl” üzerine odaklanmayı sağlar.
Çözüm Odaklı Koçluk Seansının Temel Aşamaları:
Erickson Koçluk Ekolünde bir koçluk seansı ortalama 45 ile 60 dakika civarında sürmektedir
ve bir Çözüm Odaklı Koçluk Uygulaması bu zaman dilimi içerisinde sekiz adımda
gerçekleştirilir. Bunlar sırasıyla “Uyum, Kontrat, Planlama Soruları, Deneyim Yaratma, Eylem
Adımları, Değer ve Kutlama” şeklinde uygulanmaktadırlar. Bu basamakların hiçbirinde Erickson
Koçları doğrudan bilgi paylaşma, akıl verme, yönlendirme vb. yaklaşımlar sergilemezler. Amaç
bireyin doğru, etkili, açık uçlu, güçlü sorular ile odaklanmış düşünme becerileri sergilemesine ve
kendisi için en uygun süreci yapılandırarak sürdürebilmesine destek olabilmektir. Sürece
müdahil olmama durumunu daha net ifade edebilmek adına bu noktada paylaşılması uygun
olabilecek bir koç pozisyonu anlayışı vardır ki o da “En iyi koç orada olmayan koçtur.” - Uyum: Erickson Koçluk Ekolünde göz önünde bulundurulan ilk basamak koçluk alan
kişi ile uyumlanma sürecidir. Koç bu süreçte öncelikle bir sıcaklık oluşturmaya özen
gösterir. Oturuş biçimi, jest ve mimiklerle de uyum desteklenmeye çalışılır. Koçluk
alanın sesini tonlanması, şiddeti, hızı, kullanım biçimi vb. noktalara dikkat edilerek, geri
8
besleme4
, yumuşatıcılar5 ve tekrar ifadeleri kullanılarak uyumun oluşması hedeflenir.
Açık uçlu güçlü sorular sorulur, aktif dinleme yapılır ve koçluk alanın konuşmaları
arasından geri bildirimler6 verilir. - Kontrat: Bir koçluk seansının yaklaşık otuz dakikalık bir zaman aralığını kaplayan
kontrat basamağı görüşmenin konusunu / odak noktasını oluşturur. Hedef bu sürecin
sonunda en iyi olarak kabul edilen sonucu yakalayabilmektir. Koç tarafından koçluk alan
kişiye yöneltilen bir dizi soru ile onun muhtemel koşluk içeriğine odaklanması
sağlanmaya çalışılır. Örnek vermek gerekirse;
o “Otuz dakikamız var, bu sürenin sonunda istediğiniz bir sonuca ulaşmak üzere
benimle tam olarak neyi konuşmak istersiniz?”
o “Bugün tam olarak hangi konu üzerine odaklanırsanız sizin için yararlı /
istediğiniz sonuçlar ortaya çıkar?”
o “Bugün … dakikamız var. Bu süreyi tam olarak nasıl kullanmak ve tam olarak
neye derinlemesine odaklanmak istersiniz?”
Bunlara benzer sorular kullanılarak koç tarafından koçluk alanın istek ve ihtiyaçlarına
uygun, pozitif ve olumlu yönlü bir kontrat cümlesinin oluşturulmasına çalışılır. - Planlama Soruları: Kontratın hemen ardında yer alan ve kontrat cümlesinin hayata
geçirilmesi çncesinde yeralan süreç basamağıdır. Henüz yola çıkmadan önce planlama
sorularının, mümkünse en deyatlı şekilde cevaplandırılmasına çalışılmalıdır. Farkındalık
düzeyi yüksek, yaratıcı, verimli ve özgür bir yolculuk için bu göz ardı edilemez bir
gereklilik olarak kabul edilmektedir.
Dört Planlama Sorusu:
1- Tam Olarak Ne İstiyorsunuz? / Neye Ulaşmak İstiyorsunuz?
2- Nasıl Ulaşırsınız? / Ulaşmak İçin Neler Yaparsınız?
3- Kararlılıkla Nasıl Sürdürürsün? / Neden Önemli?
4- Ulaştığınızı Nereden Bilirsiniz? Kriterleriniz Nelerdir? - Sonuç Çerçevesi: M. Atkinson “Koçlukta mükemmelleşmenin anahtarı Sonuç
Çerçevesi’ni ustaca kullanmaktır”der. Planlama hedeflere ulaşabilme olasılığınızı bu
sürecin niteliği belirler. İyi bir sonuç çerçevesi kurgusu dört basamaktan oluşturulur.
1) Pozitif İfade: Koçluk alanın “Tam olarak neye ulaşmak istüyorsunuz?”
sorusuna pozitif bir gündem ile cevap vermesi beklenir.
4 Geri Besleme Cümle Örnekleri:
“Sözlerinden … duydum, doğru anlamışmıyım?
“Şu ana kadar …’ları yapmaktan söz ettiniz, bunlardan başka yapacak neler var?”
“Bu söylediklerinizde …’nın sizin için önemli ve değerli olduğunu anlıyorum, doğru anlamış mıyım?” 5 Yumuşatıcı Cümle Örnekleri:
“Bana anlatmak isterse …’yı duymayı gerçekten çok isterim.”
“Eğer yanılıyorsam beni düzeltin lütfen …” 6 Geri Bildirim içerisinde başarısızlık barındırmayan durumu net olarak anlamayı ve durumun çıktılarıyla
olumsuzluğun tekrarlanmayacağı farkındalığı kazandırabilmeyi hedefler. Neden Oldu? / Kim Suçlu? / Neden
Yapıldı?gibi olumsuz duygular içeren suçlayıcı sorular yerine Ne Oldu? / Süreç Nasıl Gelişti? /Şu an Nerede
Olunmasını İsterdik? / Bu Olaydan – Deneyimden Neleri Öğrendik? /Aynı Durumu Yaşamamak İçin Bugünden
Geleceğe Neleri Farklı Yapabiliriz?şeklindegelece ve çözüme yönlendiren sorular ve dil kullanılır.
9
2) Kendi Kontrolünde Bir Hedef: Koçluk alanın ulaşmak istediği şey(ler)
hakkında “Bu sizin ne kadar kontrolünüzde? / Nasıl kontrolünüze alabilirsiniz?”
sorularına farkında cevap verebilmesi beklenir.
3) SMART: Koçluk alanın gündemi, hedefleri, eylem adımları SMART’mı yani7
kesin ve net mi, ölçülebilir mi, ulaşılabilir mi, gerçekçi mi, zamanlanabilir mi?
“…’ya ulaştığını nasıl anlarsın?”
“Bu hedefi nasıl bir zaman planlaması ile gerçekleştirebilirsiniz?”
“Bu hedef sizin için ne kadar gerçekçi?” vb sorular bu sürecin kontrolü için
kullanılabilir.
4) Ekoloji: Koçluk alanın güncel hedefi yaşamının diğer alanlarına uyuyor mu?
Gündem, hedefler, eylem adımları yaşama geçirildiğinde çevreniz / aileniz / iş ortamınız
bundan nasıl etkilenir? “Bu eylem adımlarını atıyor olmanızın yaşamınızın diğer
alanlarını nasıl etkiler?” “Tüm bunları hayata geçirmek diğer yaşam alanlarınız ve
hedefleriniz ile ne kadar uyumlu?” vb sorular bu sürecin kontrolü için kullanılabilir. - Deneyim Yaratma: Bu aşama en basit anlatımıyla koçluk alanın kişisel hedefleri,
planları, ulgulamak istediği projeleri, varmak istediği ideal durumları vb için bir tür
simülatif / benzeşmeci deneyimler yaşadığı aşamadır. Bellek verileri ile farklı teknikler
kullanılarak istenilen yeni durum hakkında, oluşturulan imgelem aracılığı ile kararlar ve
motivasyonlar için materyal veri oluşturulmasına destek olunmaya çalışılır. Deneyim
yaratma süreci için kullanılmak üzere Erickson koçların araç çantasında deneyim yaratma
basamağında kullanılmak üzere bir çok uygulama bulunmaktadır.8 Bunlardan bazıları;
Mucize Sorular, Skala, Gelecek Odağı, Değer Bazlı İmaj, Yaşam Çemberi, Disney
Stratejisi, Acil-Önemli, Paydaş Egzersizi,Üç Sandalye, Mentör Masası, Sanki
Çerçevesi,Ustalık Yürüyüşü, Duygu Yolu, Öz Dönüşüm… şeklinde sıralanabilir. - Eylem Adımları: Deneyim yaratma sürecinin kazanımları doğrultusunda koçluk alandan
doğal olarak bu sürecin ardından uygulamaya dönük olarak herekete geçmesi
beklenebilir. Olası bu eylem sürecinin basamaklandırılmış adımları ve bu adımlara dair
eylemlerin ne zaman yapılacağı koçluk alanın inisiyatifindedir. “…bu amaçla küçük bir
adım atacak olsan atacağın bu adım ne olur ve bunu ne zaman yapmak istersin?”
şeklinde bir soru eylem adımlarını planlama sürecine geçtiğinizin habercisidir. Bu süreçte
hedefe dönük eylem adımları net ve zaman taahhüdü ile koçluk alan tarafından belirlenir
demiştik bununla birlikte genelde ilk birkaç basamak (4 veya 5…) daha önce düşünülmüş
ama hayata geçirilememiş, başkalarınca önerilmiş vb seçeneklerden oluşa bilir.
Odaklanılmış derin bir düşünme sürecinin ürünü olan eylem adımları genellikle bu birkaç
adımın sonrasında ortaya çıkmaktadır. O nedenle koçluk alan bu süreçte koç tarafından
“başka, daha başka” gibi sözcük tekrarlarıyla düşünme sürecinde kalmaya ve odaklı
derin düşünmeye teşvik edilebilir.
“…bu amaçla 2. küçük bir adım atacak olsan atacağın bu adım ne olur ve bunu ne
zaman yapmak istersin?”
7 SMART: Specific – Kesin ve Net / Measurable – Ölçülebilir / Accepted – Ulaşılabilir/ Realistic – Gerçekçi / Timely - Zamanlanabilir
8 Erickson College International koçluk eğitim programı olan dört modülllük “Koçluğun Sanatı ve Bilimi Sertifika
Programı” i.eriği itibarı ile bu konuda gerekli tüm bilgiyi içermektedir. Eğitimin Türkiyede eğitimler Denge
Merkezi Eğitim ve Danışmanlık Ltd.Şti. arafından verilmektedir. www.dengemerkezi.com – www.ericksontr.com
10
“…bu amaçla 3. küçük bir adım atacak olsan atacağın bu adım ne olur ve bunu ne
zaman yapmak istersin?”
“…” şeklinde eylem adımları geliştirilerek devam edilir. - Değer: Bu bülüm ile birlikte artık koçluk seansının sonuca evrilmeye başladığı
düşünülebilir. Burada koçluk alana “Senin için bu gürüşmenin değeri neydi?” diye
sorulur ve koçluk sürecini 1 ile 10 arasında bir puan değeri ile değerlendirmesi istenir.
Koçluk alanın belirlediği değerlendirme puanını tanımlaması, ne yada nelerin bu değeri
oluşturduğu sorulabilir. - Kutlama: Koçluk gürüşmesinin sonunda koç tarafından koçluk alanın süreç içerisindeki
çabası taktir edilir. Olumlu bulunan yönler ve istekli olma gibi durumlar öne çıkartılarak
deneyimrini sürdürme isteklilikleri desteklenir. “Sizin bu sürecin verimli olması ve eylem
adımlarınızı hayata geçirebilmek adına ne kadar istekli olduğunuzu görebiliyorum” gibi
cümleler kullanılabir. İstediği taktirde koçluk alanın eylem adımlarından elde edecekleri
sonuçları koç ile paylaşabileceği ve bundan memnuniyet duyulacağı koç tarafından
söylenir. Kutlamanın ardından koçluk seansı sona erer.
Tartışma ve Sonuç:
Bu makalenin başlığının “Erickson Koçluk Ekolü Uygulamalarının Marcia’nın Ergen Kimlik
Statüleri Kuramı Özelinde Ergenlerin Başarılı Kimlik Statüsü Geliştirme Sürecine Katkısı”
olarak belirlenmesinin temel sebebi ergenlerin karakteristik özellikleri, içerisinde bulundukları
dönemin kriz yapısı, ergenden toplumsal ve kurumsal beklentilerin özellikleri vb gözönünde
bulundurulduğunda ortaya daha net çıkmıştır. Erikson Koçluk ekolü uygulamalarının bireyin
ergenlik sürecinin krizlerini aşılması noktasında ihtiyaç duyduğu destekleyici kaliteli çevre
normunun özelliklerini sergileyebileceği önermesi bir uygulama sürecinin çıktıları gözönünde
bulundurularak betimlenmiştir.
Shaman Akademia9 bünyesinde gerçekleştirilen koçluk faaliyetlerinin ergenlerin davranış
değişikliğine dönük sonuçları bir yıllık (Haziran.2015-Haziran-2016) bir gözlem sürecine tabi
tutulmuş ve yarattığı etkiler kaydedilmiştir. Bu süreçte ergenler ile yapılan koçluk görüşmeleri
sonunda rehberlik türlerinden Hizmetin Yoğunlaştığı Problem Alanına Göre Rehberlik alt
alanının “Eğitsel (Akademik), Kişisel-Sosyal ve Mesleki Rehberlik” alt başlıklarında veri
toplanmıştır. Bu veri tabanına süreçte olumlu değişimler sergileyen birçok ergen yaş aralığından
birey dahil etmek mümkün olmuştur. Bununla birlikte, tamda bu noktada sıra dışı olarak
tanımlanabilecek birkaç örneği özellikle aktarmak isterim. Aktarım esnasında koçluk alanların
gerçek kimlikleri ile değil “1. Kişi, 2. Kişi…” gibi kod kimlikleri kullanılacaktır. - Örnek Olay Kişileri:
o 1. Kişi: İstanbul’da ünlü bir devlet lisesinin öğrencisi olan 1. Kişi son sınıfa
geçtiği yaz tatilinde görüşmelere gelmişti. Akademik başarı düzeyi, yetenek
9 SHAMAN AKADEMİA, Koçluk-Eğitim-Danışmanlık alanında İzmit, KOCAELİ’de faaliyet gösteren bir
organizasyondur ve müşterilerinin büyük bir çoğunluğu orta ve yüksek öğretim öğrencilerinden oluşmaktadır.
11
çeşitliliği ve beceri düzeyi yüksek bir genç olan 1. Kişi’nin meslek seçimine dair
sıkıntıları vardı ve bu durum ailesi ile çatışma yaşamasına sebep oluyordu.
Gymnasium10 diploması olacağı için lisans eğitimini yurtdışında yapabilecek
olması ona üniversite seçimi konusunda da kolaylıklar sağlamasına rağmen
pozisyon bir krize dönmüş denilebilirdi.
Koçluk görüşmeleri sonunda meslek, şehir ve üniversite seçimlerinin
ötesinde üniversitede hangi hoca ile iletişimde olacağı üniversitenin hangi
geleneksel etkinliklerinde gönüllü çalışmak istediği, değişim programı seçeneği
hatta okulun açılış ayında şehir operasında görülebilecek oyunlar arasından seçim
yapmaya kadar giden bir süreç ortaya çıktı.
o 2. Kişi: Kocaeli’de bir lise 10. Sınıf öğrencisiydi. İlk dönemin sonunda sekiz dersi
zayıf gelmişti. Okula motivasyonun düşüklüğü davamsızlık günlerinin
fazlalığından da çok net görüle biliyordu. Gece geç yatma ve sabahları
uyanamama nedeniyle devamsızlıklar ciddi bir kayıp oluşturuyordu. Hatta ders
içerisinde beş dakika uyanık kalamadığı ve bu haliyle dersin huzurunu bozduğu
gerekçesiyle disipline verilmiş bir öğrenciydi.
Koçluk görüşmeleri sonunda bilgisayar oyunlarının sebep olduğu geç
yatma bir düzene girdi. Devamsızlık stabilize edildi ve her nekadar çok yüksek
notlarla olmasa da yıl sonunda sınıf geçilebilir ortalamalara ulaşılabildi.
o 3. Kişi: Koçluk alan bu örnekte bir üniversite öğrencisi idi. Okuduğu üniversite ve
bölümün geleceği ile ilgili sıkıntılar mevcuttu. Okuduğu yabancı dil bölümünün
yenibir kaynaktan desteklenmeye ihtiyacı olduğu düiünülebilirdi.
Koçluk görüşmelerinin sonunda yatay geçiş ile İstanbul’da bir
üniversiteye geçiş yaptı. Gerçekten mesleğinin ne olması gerektiğine dair süreç
sosyolojiye evrildi ve Anadolu Üniversitesi, Açık Öğretim Fakültesinde sınavsız
ikinci üniversite hakkından yararlanıp sosyoloji’ye kayıt yaptırdı. Yüksek
lisansında yurt dışındaki Türklerin yabancı dil öğrenme sıkıntılarının altındaki
sosyolojik sebepler üzerine çalışma kararı verdi ve şimdiden literatür taramaya
başladı.
o 4. Kişi: Ailesinin ekonomik durumu kötü bir lise son sınıf öğrencisi idi. Mesleğe
dair net bir tercihi oluşmamıştı belki de üniversite okuyacak ekonomik şartlara
sahip olmadığını düşündüğü için geciktiriyordu.
Koçluk görüşmelerinin sonunda meslek seçimi sürecini tamamladı ve
üniversite çalışmalarını ona göre yapılandırıp sürdürdü. Üniversite sınavlarının
sonunda, İstanbul’da çok iyi vakıf üniversitelerinden birinde tam burslu olarak
okumaya hak kazandı.
10 Gymnasium Diploması, Alman Lisesi denkliği ve Almanya üniversitelerinde okuyabilme anlamına geliyor.
12
o 5. Kişi: Şehir merkezine birhayli uzak mesafedeki bir köyde yaşayan ve şehir
merkezindeki okuluna gelip gitmek için gün içerisinde yolda çok fazla zaman
geçirmek zorunda kalan bir lise son sınıf öğrencisiydi. Bu durum aşırı
yorulmasına, çalışma performansının düşmesine hatta hastalanmasına sebep
olmaktaydı. Okul dışında YGS hazırlık kursu ile birlikte bir de yetenek sınavları
için kursa devam etmesi gerekiyordu ve bunu başarmakta zorlanıyordu.
Koçluk görüşmelerinin sonunda sınav tarihlerine göre bir zaman yönetimi
planlaması ile önceliklerini sıraladı. Ulaşımda geçirdiği zamanı daha trafiğin akıcı
olduğu saatlere kaydırarak ve bu süreci öğrenmeyle değerlendirecek faaliyetler
ekledi. Kurslarda çalışma zamanlarını yüksek performanslı periyotlara çevirdi ve
istediği meslek için yetenek sınavına başvurduğu bir üniversiteye derece ile girdi.
Bunlar ve benzer diğer örneklerden elde edilen veriler göstermektedir ki, Erickson Koçluk
uygulamaları ergenlerin içinde bulundukları gelişim döneminin krizlerini yönetebilmeleri adına
olumlu yönlü ve destekleyici bir etki yaratmaktadır. Gençler bu uygulamaları benisemekte ve
içerisinde olmaktan keyif almaktadırlar. Öyleki, akışın verdiği etki ile birkaç farklı kişide koçluk
görüşmesine zaman sınırlaması konmamış, dört saate yaklaşan görüşmeler yapılmıştır. Asıl
ilginç olan koç tarafından görüşme sonlandırıldığında “Bugün görüşmemizin ne kadar sürdüğünü
düşünüyorsun?” sorusuna koçluk alanların verdiği cevapların hemen hepsi bir saatin altında
olmuştur. Bu durum tarafımızca odaklı düşünme sürecinin akışkanlığından ve uygulamaya
odaklanmadan kaynaklanan geçici bir zaman algısı bozulması olarak tanımlanmıştır ki bu kişisel
görüşümüze göre kuram açısından olumlu bir sonuçtur. Çünkü çözüm odaklı ve yoğun bir
motivasyon göstergesi olarak algılanabilir buda beraberinde genellikle istendik sonuçlar
getirmektedir.
Öneriler: - Koçluk tanımlanmış mesleki standartları ile birlikte profesyonel ve yaygın bir meslek
olarak kabul edilmeli ve desteklenmelidir. - Koçluk hizmet bedellerinin sigorta sistemi tarafından desteklenir olduğu bir mevzuatın
acilen çıkartılması gerekmektedir. - Eğitim kurumları başta olmak üzere sağlık, güvenlik, adalet vb tüm kurumsal yapılar
bünyesinde profesyonel bir kadro olarak koçlara alan tahsis edilmelidir. - Eğitim kurumlarına hizmet bileşenlerinin ihtiyaçlarına koçluk hizmeti sağlayabilmeleri
için ilgili kalemden bütçe tahsisi yapılmalıdır. - Milli Eğitimin yanı sıra Gençlik ve Spor Müdürlükleri, Sosyal Hizmetler Müdürlükleri
gibi yerel kamu hizmet birimleri tarafından da ergen yaş aralığına dönük koçluk hizmeti
verilebilmelidir. - Koçluk becerilerinin belirli içerik ve düzeylerde öğretmenler, veliler vd arasında
yaygınlaştırılması gerekmektedir. - Orta öğretim kurumlarında “Akran Koçluğu” olarak tanımlanabilecek bir yapılanmanın
oluşturulması değerlendirilmelidir. - …
Malik DOĞAN
Öğretmen & Eğitim Yönetimi ve Denetimi Uzman
Malik hocam
Yazı gerçekten çok güzel tabii okumak biraz zaman alıyor 😊
Malum benim emekli olduğum mesleğim ve gelenekci yetiştirilme şeklimiz ile çocuklarımızın yetiştirilme imkanı maalesef yok onun için değişime kendimizden başladık. Ne kadar başarılı olduk tartışılır,ulaşabildiğimiz kaynaklardan öğrendiğimiz kadarıyla çocuklar üzerinde bir takım bilgileri uyguladık ve bunun çok faydalarını gördük.
Sonuç itibariyle vermiş olduğunuz bilgiler çok bilimsel olmakla beraber çok kıymetli