Doç.Dr. Kenan ACAR
Bir zamanlar orta okullarda öğrencilere “Ağaç İşleri”, “Elektrik” gibi beceri geliştirme dersleri okutulurdu. İzmit Namık Kemal Ortaokulu öğretmenlerinden Özay Soydabaş, 1970’li yıllarda Ağaç İşleri dersine girer, ilk derste öğrencileriyle tanışırken çeşitli sorular sorardı. Kandıralı olduğunu söyleyen öğrencilerine sorduğu ikinci bir soru herkesi güldürür, bu sayede öğrenciler ilk dersin gerginliğini üzerinden atardı: Hödüvellee’den mi?..
Sorudaki “Hödüvellee” sözünün Kandıra’nın köylerinden birinin adı olan “Hüdaverdiler” kelimesinin halk ağzındaki değişmiş bir biçimi olduğunu yıllar sonra fark ettim. Şu anda öğrencilerime (dil biliminin en az çaba yasasından dolayı) kelimelerin ne kadar değişebileceğinin en uç örneklerinden biri olarak bu örneği veriyorum. Halk, sözü uzatmayıp kestirmeden gider…
Kandıra, 235 köyü ile Kocaeli’nin en çok köyü olan ilçesi. Türkiye’nin de en çok köyü olana ilçelerinden biri. Bu köylerin resmî kayıtlardaki adı, halk ağzında ya da yöresel konuşmada çoğu zaman değişiyor. Bu değişim bazılarında sınırlı iken bazılarında en ileri noktaya varıyor ve köyün adı tanınmaz hâle geliyor. Yukarıda sözünü ettiğimiz “Hödüvellee” bunlardan biri. Yöre halkı bu köyü bu adla biliyor. Bu köyde ve çevre köylerde yaşayanlardan belli bir yaşın üzerindekilere köyün resmî adınının “Hüdaverdiler” olduğunu söyleseniz size gülerler. Sizin “Hödüvellee” sözünü ilk duyduğunuzda güldüğünüz gibi…
Böyle başka köy adlarımız da var. Örneğin “Hasaamaklaa”. Kim der ki bu köyün adı “Hasan Fakihler” sözünün değişmiş biçimidir… Bilindiği gibi İslâmî ilimlerden biri olan fıkıh ilminde ilerlemiş kişilere “Fakih” adı verilir. Tarihimizde “Ahmet Fakih”, “Tursun Fakih” gibi tanınmış edebî şahsiyetlerimiz vardır. Hasan Fakih de bu köyün kurucularından, fıkıh tahsil etmiş biri olmalı. Buna benzer biçimde “Sarı Ahmetler”, “Saraamatlaa”, “Pir Ahmetler” ise “Piraamatlaa” olmuş…
Eskiden beri adını ince l ile telâffuz ettiğimiz “Umallı”, meğer Ömerli imiş, sonradan öğrendik. Şu anda resmî kayıtlarda Gölköy diye geçen ve gittikçe bu adı yaygınlaşan köyün eski adı halkın söyleyişiyle (yine ince l ile) “Gumallaa” idi. Yani “Kumarlar”… Yaptığı kötü çağrışımdan dolayı adı değiştirilmiş herhalde. Aslında eski adın “kumar” sözü ile ilgisinin olmayabileceğini, başka bir kelimenin değişmiş biçimi olabileceğini düşünüyorum. “Uşak” il adının erkek hizmetçi anlamındaki “uşak” kelimesinden değil, “âşıklar” anlamındaki “uşşâk” sözünden, “Denizli” adının da “Donguzlu/Domuzlu”dan geldiğinin pek bilinmemesi gibi.
Halk arasında söylenişi değişen başka köy adları da var. Söz gelimi “Hacımazlı”… Bu adın “Hacıgazi”den geldiğini tahmin etmek imkânsız gibi… Yine halkın “Bayıslar” dediği köyün adının “Bayezitler”den gelmiş olması da böyle. “Yunuslar” köyünün adı halk ağzında damak-geniz n’si (ng) ile “Yonguzlaa” şeklinde söyleniyor. “Genç Ali”, değişerek “Genceli” olmuş, “Sucu Ali” ise “Sucahlı” veya “Sucallı”…
Köy adlarının tanınmayacak hâle gelecek kadar değişmesi Kandıra’ya mahsus değil. Kandıra’ya yakın İzmit köylerinde de böyleleri var. “Nebi Hoca”yı “Nabaca”, “Sarışeyh”i ise “Sarışık” yapmış halkımız; “Sarıhocalar”ı ise hoca sözüyle ilgisini keserek “Sarıgocalaa”… Taşköprü köylerinden birinin adı da “Hayrettinli”de “Hayradınnı”ya dönmüş.
Bunlar kadar tanınmayacak hâle gelmese de Türkçenin ve Kandıra ağzının çeşitli ses özelliklerinden dolayı halk dilinde değişime uğrayan diğer bazı köy adları da şunlar: Aşçılı > Aççılı, Pestiller > Bestillee, Katçalı > Gaççalı, Sarnıçlar > Saanışlaa, Bağdatlar > Baadetlee, Rûşenler > Urşannaa, Gaaipler > Gaybılaa, Hamitler > Hemitlee, Karaağaçolu > Garaçküğü, Öğümce > Ümce, Abdi Paşa >Aptıpaşa, Akça Ova > Akçuva, Göğüşler > Gügüşlee, Delihasanlar > Delasannaa, Ramazan Paşalar > Irmazanpaşalaa.
Siz hangi köylerdensiniz?..